menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Halifelik varsa İngiliz dostluğu yoktur!

42 3
03.03.2025

* 3 Mart 1924 Müslümanların en eski müessesesi olan 14 asırlık halifeliğin tarihe gömüldüğü gündür. Osmanlıları üç kıtada hâkim kılan bu güçten, ne pahasına vazgeçildi!.. Osmanlı padişahlarının halifeliği, Mısır fatihi Sultan Selim’in Haleb Ulucami’de bu ünvanla zikredilmesiyle başladı. Kahire’deki Abbasî halifesi İstanbul’a getirildi. Böylece sultanlık ile halifelik sıfatı Osmanlı padişahında birleşti. 5 asır sonra halifelik, tekrar dünyevî otorite kazanmış oldu. 1535’te Türkistan’daki Şeybânî Hanlığı, 1727’de İran, Gucerat Sultanlığı, Hümâyun Şah’tan itibaren Hindistan’daki Gürgâniyye Devleti ve Kaşgar Hanlığı, Osmanlı padişahını halife olarak tanıdı. Portekizlilere karşı Hicaz ve Yemelilerle Endonezya-Açelilerin, Volga havzasını işgal eden Ruslara karşı da Türkistan Hanlarının, halife sıfatıyla Osmanlı padişahından istediği yardım talepleri yerine getirildi. Şerefname’de Sultan Selim açıkça halife olarak anılır. Kanuni Sultan Süleyman, Mekke Şerifi’ne yazdığı mektupta bu ünvanı kullanmıştır. Hindistan Sultanı Hümayun Şah, gönderdiği mektupta Kanuni Sultan Süleyman’ı “evreng-i hilâfet ve hâfız-ı şer’-i mübîn” (halifeliğin şerefi ve şeriatın koruyucusu) diye anmıştır. Mihrümah Sultan Camii kitabesinde “hallede hilâfetehu hulûdü’z-zemân” ibaresi geçer ki, “Allah, onun halifeliğini ebedî kılsın!” demektir. Şerifî, Fetihname-i Kıbrıs’ta Sultan II. Selim’i halife olarak anar. Üsküdar’da yaptırdığı Ayazma Camii’nin kitabesinde Sultan III. Mustafa, “A’zam-ı selâtîn-i izâm efham-i havâkîn-i kirâm, imâm-ı ehl-i sünnet ve cemâat, muktedâ-yı kevâkib-i sipihr-i hilâfet, hâdimü’l-Haremeyni’ş-şerîfeyn, bâsitu’l-adli beyne’l-hâfikayn” diye tavsif edilmektedir. Ulu sultanların en ulusu, şerefli hakanların en anlayışlısı, Ehl-i sünnetin lideri, halifelik semasındaki yıldızlarının takipçisi, iki şerefli beldenin hizmetkârı, Şarkla Garb arasında adaleti yayan, demektir. Bütün bunlar gösteriyor ki, Osmanlı padişahları baştan itibaren hilafet ünvanını kullanmış ve buna her zaman ehemmiyet vermiştir.

Son Halife Abdûlmecid Efendi - Le Petit Journal

Bir ümit...

XVIII. asırdan itibaren Müslümanlarla meskûn topraklar kaybedildikçe, padişahların halifelik sıfatı ayrı bir ciddiyet kazandı. Dinî lider manasına da gelen bu sıfatını, esir Müslümanlarla irtibatı sürdürmeye vasıta kıldı. Bilhassa Sultan Aziz ve Sultan Hamid, bunları himaye etmek adına bu sıfata ehemmiyet verdiler. Bunlar da halifeyi hep bir ümit olarak gördü.........

© Türkiye