Yalnız, yaşlı ve yoksul
Yalnızlık zor. Bir de yaşlı ve yalnızsanız daha zor. Fakat maddi anlamda rahatsanız, en azından fiziki ihtiyaçlarınız ve sağlığınız için gerekli hizmeti, paranızı kullanarak alabilirsiniz. Ya yaşlı, yoksul ve yalnızsanız, işte en büyük zorluk orada başlıyor. Günümüzde maalesef herkes her gün biraz daha yalnızlaşıyor. Aileler genellikle 'en küçük çekirdek' şeklinde. Yani anne, baba ve tek çocuk. O tek çocuk eğitimini tamamlayıp iş bulunca yuvadan uçmak için fırsat kolluyor. Evlenmeyi dahi beklemiyor. Evlense de, ailenin tek çocuğu olan insanlar da tek çocukla yetiniyor çoğunlukla. Aynı şehirde aileden ayrı gençlerin sayısında tam anlamıyla patlama var. Hele hele dede ve ninelerle yaşanan geniş aileler çoktan tarihe karıştı. Yaş gençken yalnız yaşama tercihi anlaşılabilir bir durum belki ama yaşlandıkça her şeyin daha da zorlaştığı bir gerçek. Ve dünya nüfusu da hızla yaşlanıyor. Daha birkaç yıl öncesine kadar genç nüfusu sebebiyle çekim merkezi olan Türkiye, bu avantajını hızla kaybediyor. Birleşmiş Milletler (BM) dünya nüfus tahminlerine göre toplam nüfus içindeki 65 ve daha yukarı yaştaki kişilerin oranı, en yüksek olan ülke yüzde 35,8 ile Monako. Bu ülkeyi yüzde 30,1 ile Japonya, yüzde 24,5 ile İtalya izledi. Yaşlı nüfusun, toplam nüfusa oranının en düşük olduğu ülke, yüzde 1,6 ile Katar oldu. Katar'ı yüzde 1,7 ile Uganda, yüzde 1,8 ile Zambiya izliyor. Yaşlı nüfus oranında dünya ortalaması yüzde 10 seviyesinde. Türkiye'de ise yaşlı nüfus oranı 2018'de yüzde 8,8 ile dünya ortalamasının altındayken, 2023 rakamlarında yüzde 10,2'yi aşmış durumda. Hızlı bir yaşlanma var. Geçtiğimiz gün, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın 2024 yılı değerlendirmesi ile 2025'e dair beklentilerini........
© Türkiye
