Yesinler Senin “Acındırıcı Yalanını”: Politik Tiyatronun Dördüncü Perdesinde Hakan Fidan ve Zamanın Ruhuna Ayarlı Zehir Senaryosu
Dramaturji Sahnesinde Yine Aynı Figüranlar
Sahnede bir adam var. Omuzlarında taşıdığı yük halk değil, halkın bilmemesi gerekenler. Adı Hakan Fidan. Bugün çıkıp da “zehirlendim” dediğinde bu ülkenin hafızası yüzünü buruşturdu. Çünkü bu, bildiğimiz bir numaraydı. Lise müsameresi kalitesinde kurgulanmış bir senaryonun baş aktörü olarak kendisine verilen replikleri okuyordu belki de.
Ama bu kez, senaryo tutmadı. Çünkü dekor, artık kokmaya başladı.
Mistik Özgeçmiş: Görünmeyenin Göründüğü, Sorgulanamayanın Yüceltildiği Adam
Sayın Fidan…
Sizin hayatınız Türkiye Cumhuriyeti tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir biyografi deneyidir.
Bir özgeçmişiniz var, evet — ama görünmüyor.
Varsınız — ama tam değilsiniz.
Görevdesiniz — ama nerede olduğunuz belli değil.
Sizinkisi bir tür bürokratik silüet sanatı. Ve devletin en derin kurumlarını yönetirken bile sizin özgeçmişiniz, bir vatandaştan daha fazla bilinemez durumda.
Klasik bir “mistik figür” nasıl yaratılır, sizde dersini veriyor:
• Eğitim: Belirsiz. Maryland mi? Meslek içi kurs mu? NATO semineri mi? Kim bilir?
• Tecrübe: Hep var, ama belge yok. “Yıllarca devlet içinde kritik görevlerde bulundu” cümlesi 15 yıldır tekrar ediliyor, ama hiç kimse o “kritik görevlerin” ne olduğunu tam olarak bilmiyor.
• Yabancı dil: Bilen çok ama konuşurken duyan yok.
• Yurt dışı görev: Herkes diyor ki “çok iyi istihbarat bağlantılarına sahip.” Nerede? Ne zaman? Kiminle?
Haa Sahi birde Oslo var Oslo’da ki Fidanlı PKK lı görüşmeyi de unutmamamak lazım değilmi ! Orada Erdoğan adına bulunan Erdoğa’nın adeta silüetini…
Yani siz bu milletin gözünde adeta bürokratik bir UFO gibisiniz:
Sizi gören az, varlığınızdan şüphe eden çok, ama kimse net bir kayıt sunamıyor.
Mistifikasyonun Devlet Versiyonu: Belirsizlikle Güç İnşa Etmek
Aslında mesele çok net:
Siz, belirsizliği bir silaha çevirdiniz.
Eğitiminizi muğlak tuttunuz çünkü netlik hesap verebilirlik doğurur.
Görevlerinizi kapalı bıraktınız çünkü şeffaflık halkı soruya davet eder.
İlişkilerinizi flu tuttunuz çünkü net bağlantılar sizi birilerinin adamı yapar.
Ama bir şeyi unuttunuz Sayın Fidan:
Bu milletin hafızası artık balık değil.
Bu halkın aklı artık Twitter’dan hızlı, Telegram’dan derin.
Artık şu sorular havada kalmıyor:
• Ne zaman, nerede, ne iş yaptın?
• Hangi devlet göreviyle hangi özel ilişkileri yürüttün?
• Hangi ülkenin istihbaratıyla eşgüdüm halindeydin?
• Hangi siyasetçilerin hamisi oldun?
• Kıbrıs’taki yatırımların içeriğini kim biliyor?
Sizin özgeçmişiniz, CV değil Sayın Fidan.
O bir siyasi roman.
Üstelik yayınevi: Saray Matbaası.
Editör: Erdoğan.
Eleştirmen: Biz.
Mistisizmin Arkasına Saklanan Bürokrat Figürü Dönemi Bitmiştir
Mistifikasyon dönemi 20. yüzyılda işe yarardı. Ama bu ülkenin gençleri artık MIT’i değil, MIT’in yönettiği devletin kalitesini sorguluyor.
Artık diplomasi değil, dijital arşiv çağındayız.
Yalan çabuk yakalanır, kurgu hızla çöker.
Ve siz Sayın Fidan, özgeçmişinizi ne kadar saklarsanız, halk da o kadar soracak:
“Bizi yöneten kişi gerçekten kim?
Biz hangi adamın geçmişine güveniyoruz?
Maryland’den mi mezun, yoksa Mardin dolmuşunda mı yetişti?”
Maryland Mitolojisi: Diploman Nerede Aslanım?
Sayın Fidan, siz Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en görünmez ama en konuşulan figürlerinden birisiniz. Uzun yıllar boyunca MIT’in başında oturup “gölge” gibi yaşadınız. Sizi sokakta gören olmadı ama herkes bir şey biliyor sandı. Bu bilinmezlik hâlinin içine bir de Maryland Üniversitesi diploması serpiştirildi ya, işte orası tam bir efsane çukuru.
“Maryland Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı.”
“Stratejik istihbarat ve dış politika konusunda uzmanlaştı.”
“Doktorası da vardı galiba…?”
Evet, yıllardır dönen cümle bu. Ama biz de soralım artık mertçe:
Hangi Maryland? Evdeki mi, hayaldeki mi?
• Belge var mı?
• Tez var mı?
• O tez kütüphanelerde kayıtlı mı?
• Akademik danışman kimdi?
• Mezuniyet yılı nedir?
• Bitirdiğiniz programın adı neydi, kaç kredi alındı?
Bakın, biz sadece belge istemiyoruz. Bu iddianın doğrudan Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli koltuklarından birine nasıl oturduğunuzu belirlediğini söylüyoruz. Bu ülkenin çocukları KYK borcunu ödeyemediği için yurtdışına çıkamıyor, siz belirsiz bir programdan mezun olduğunuzu söylüyorsunuz.
Hadi diplomayı koy bir masaya.
Varsa alkışlayalım, yoksa…
“Maryland” Deyip Marsilya’da Çay mı İçtiniz?
Belki de mesele diplomadan öte, diplomanın anlamı. Siz bu ülkenin gençlerine yıllarca “yerli ve milli olun” dediniz. Ama akademik kimliğinizi “dış menşeli” ve belirsiz bir referansla süslediniz. Maryland bir bilim yuvası mı, yoksa mitolojik bir kaçış noktası mıydı sizin için?
Belki de siz o diplomayı hiç almadınız. Ama bu eksikliği çok daha kuvvetli bir anlatıyla örttünüz:
• “Ben devleti bilen adamım.”
• “Ben operasyonel zekâyım.”
• “Ben içerde ne döndüğünü herkesten önce öğrenirim.”
O hâlde biz de soruyoruz:
Maryland’de ne öğrendiniz Sayın Fidan?
Devlet mi yönetilir, senaryo mu yazılır orada?
Diplomasız Dışişleri, Kurgu Mezunu Bürokrasi
Bu ülkede bir dönem meclise “üniversite diploması olmayan cumhurbaşkanı olabilir mi?” tartışmaları damga vurmuştu. Siz de o gelenekten geldiniz. Şimdi aynı gölge, sizin üzerinizde dolaşıyor. Dış politikayı yöneten ismin eğitimi hâlâ “sözde” referanslarla sunuluyorsa, bu halk kime güvenecek?
Diplomanız yoksa söyleyin, sorun değil.
Ama varsayım üzerine koltuk devleti yönetemez.
Varsayım, casusluk dizilerinde olur.
Gerçek hayatta diplomasi biraz daha fazla evrak ister!
Ve devam..
Sayın Fidan, Maryland Kursu Mu, Aliexpress Sertifikası Mı?
Fidan’ın eğitim geçmişine dair şüpheler yıllardır dolaşımda. “Maryland Kursu” adlı bir yapının üniversite mi yoksa diplomatik kılıfa sokulmuş bir kısa dönem eğitim mi olduğu meçhul. Ancak sormamız gereken soru şu: Eğer bu bir üniversite ise hangi akademik kadro tarafından akredite edilmiştir? Eğer değilse, neden bu “kurs”, istihbarat teşkilatının başına geçmiş bir adamın CV’sinde “üniversite” olarak sunulmaktadır?
Sayın Fidan, bu ülkenin çocukları sabahlara kadar sınav çalışıp KPSS’de açıkta kalıyor, siz ise referanssız bir kursla koskoca teşkilatın başına geçiyorsunuz. Bu halkın aklıyla bu kadar oynamaya nasıl cesaret edebiliyorsunuz?
Söyleyin Hakan Fidan: Maryland Mezunu Musunuz, Yoksa Bir Sertifika Kursunun Makam Sahibi mi?
Sayın Hakan Fidan’ın özgeçmişinde sıkça anılan Maryland Üniversitesi bağlantısı uzun yıllardır tartışma konusu. Bu gerçekten bir yüksek lisans mıydı, yoksa diplomasi ambalajında sunulmuş bir kısa dönem “gözetimli eğitim” mi? Maryland gibi saygın bir kurumun hangi fakültesinden, hangi danışman eşliğinde tez verdiniz? Teziniz yayınlandı mı? Akademik denetimden geçti mi?
Bu ülkenin gençleri yüksek lisans yapmak için sabahlara kadar TOEFL, GRE, ALES çalışıyor; siz hangi süreçten geçerek bu eğitimi aldınız ve bu diplomayı devlet kademelerinde kullanılır hale getirdiniz?
Diploması Olanın Değil, Anlatısı Güçlünün Çağı
Sayın Fidan, belki de mesele Maryland mezunu olup olmamanız değil. Asıl mesele şu:
Neden buna ihtiyaç duydunuz?
Çünkü bu topraklarda liyakat değil, efsane anlatılar geçer akçe. Gerçek bir diplomadan çok, “diplomalı gibi görünme” kabiliyeti kariyer belirliyor. Siz de bu sistemin ustası oldunuz.
Tıpkı…
• “Mütevazı bir devlet adamı” rolüyle milyarlarca dolarlık enerji diplomasisine yön vermeniz gibi,
• “Görünmeyen istihbaratçı” mitolojisiyle medya önünde tek kare fotoğraf bile vermemeniz gibi,
• Ve şimdi de “arsenik yedim ama devleti bırakmam” diyerek başka bir senaryoya imza atmanız gibi…
Siz belki Maryland’de okumadınız ama Türkiye’de “okutulmuş” bir figürsünüz. Okutuldunuz… Kitap gibi. Herkes “ne kadar zeki, ne kadar derin” dedi. Oysa sayfaları çeviren olmadı.
Eğitimin Yerine Kurgunun Geçtiği Bürokraside, Maryland Sadece Bir Fon Perdesi
Eğer gerçekten Maryland mezunuysanız, neden o eğitiminizi kamuya açık biçimde savunmuyorsunuz?
Neden üniversitenin kendi kaynaklarında, akademik arşivlerde sizin adınıza ait bir tek kayıt bulunamıyor?
Çünkü:
• Ya hiç okumadınız,
• Ya okudunuz ama tamamlayamadınız,
• Ya da okudunuz ama öyle bir program yoktu.
İşte burada “politik özgeçmiş inşası” dediğimiz şey devreye giriyor. Çünkü diplomadan daha kıymetli olan şey halkın zihnine ekilmiş başarı algısıdır. Ve siz bu algıyı inşa etmede ustasınız, biz onu teslim edelim.
Ama biz başka sorular da soralım:
• Maryland mezunuysan, neden YÖK denklik belgen kamuoyuna açıklanmadı?
• Tez yazdıysan nerede? Konusu nedir? Yayınlandı mı? Kiminle çalıştın?
• Madem devletin en mahrem konularında uzmanlaştın, neden bu eğitim sürecin devlet arşivlerinde bile yok?
Kusura bakmayın, ama bir vatandaş olarak biz sadece “mit” değil, madde istiyoruz. Diploma varsa koyarsın, yoksa senaryo yazıp da akademik güvenirliliğin arkasına saklanamazsın.
Maryland’den Çıkan, Milleti Yönetir mi?
Son bir not: Maryland gerçekten varsa bile, bu ülkenin halkı artık Batı referanslarına değil, yerli ve açık şeffaf liyakate bakıyor. Çünkü Maryland’den mezun olup, sonra bu halkın kaynaklarını kapalı devre dost meclislerinde paylaşan bir bürokratın diploması değil, vicdanı sorgulanır.
Ve yine devam . ..
Şimdi gelelim işin bam teline:
Hakan Fidan’ın Maryland Üniversitesi diplomasının Türkiye’de YÖK denkliği var mı?
Cevap:
Hayır, bugüne kadar kamuoyuna sunulmuş resmi bir YÖK denklik belgesi bulunmamaktadır.
Yani:
• Hakan Fidan, yıllardır “Maryland Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı” diye anılıyor.
• Ancak hangi bölümde okuduğu, mezun olup olmadığı, tezinin adı, hatta mezuniyet yılı bile net değildir.
• Bu eğitimle ilgili YÖK’ün denkliğini onayladığına dair hiçbir resmi belge, kamuoyunda paylaşılmamıştır.
• Bu konuda TBMM’de soru önergeleri verilmiş, gazeteciler araştırmış, ama her seferinde sis perdesi korunmuştur.
Kısacası Sayın Fidan’ın diplomatik ve bürokratik yükselişinde, Maryland diploması bir tür sembolik güç unsuru olarak kullanılmış ama doğrulanabilir akademik bir belgeye hiç çevrilmemiştir.
Yani evet, halkın deyimiyle sorarsak:
“Oğlum Fidan, Maryland’den mezun musun sen? Yoksa biz mi kandırıldık?”
Oğlum Fidan, Denkliğin Nerede?
YÖK’ün Denk Görmediği, Halkın Merak Ettiği Bir Diploma Hikayesi
Sayın Hakan Fidan,
Devleti yönetenler arasında gizeminizi bu kadar kıskançlıkla koruyan başka biri yok.
Bir özgeçmişiniz var — ama içeriği sadece “okunmamış klasör” kıvamında.
Bir diplomanız var — ama sadece PowerPoint sunumlarında geçerli.
Ve bir üniversiteniz var: Maryland.
Ama öyle bildiğimiz Amerika’daki değil… Almanya şubesi.
Evet, diplomada “Maryland” yazıyor.
Ama mezun olduğunuz kampüs Rheinland’da mı, Disneyland’da mı, henüz karar veremedik.
YÖK Ne Dedi? “Bizde Bu Üniversite Kayıtlı Değil”
Konu Meclis’e taşındı.
CHP’li Murat Emir çıktı, “Arkadaş bu Maryland neresi, YÖK tanıyor mu?” diye sordu.
Ve YÖK ne dedi biliyor musunuz?
“Kurulumuzda mevcut uluslararası listelerde yer almamaktadır.”
Yani diplomatik çevirisiyle:
“Bu ne kardeşim, bizde bu okul yok!”
Peki biz de soruyoruz:
• Bu okul yoksa sen nereden mezunsun?
• Mezunsan neden denkliğin yok?
• Denklik yoksa neden MIT Başkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı gibi ülkenin en mahrem yerlerine atanıyorsun?
• Biz mi çok saftık, siz mi çok kurnazsınız?
Maryland: Devletin Mistik Kampüsü mü?
Belki de Maryland bir üniversite değil, simgesel bir yerdi sizin için.
Bir tür “akıl tapınağı”…
Belki giriş kapısı şöyleydi:
“Buradan giren devlet sırlarıyla çıkar, ama denkliğiyle çıkamaz.”
Yani siz mezun olmadınız.
Siz doğuştan atanmıştınız.
Diploma? O halk için.
Sizinkisi sadece “yetkili kişilerle görüşüldü” ibaresiyle onaylanan bir CV.
e-Devlet’teki Mezuniyet Kayıtları: Hakan Fidan İçin Sadece Bir Efsane
e-Devlet’e giren bir vatandaş “Lise mezuniyetini” görebiliyor.
Ama sizinki yok.
“Gizlidir” diyorsunuz.
Kusura bakmayın, bu halk vergiyle diplomayı finanse ediyor, sizden özgeçmişte sadaka değil şeffaflık istiyor.
Yani sayın Fidan:
“Maryland mezunuyum” demek kolay, YÖK denkliği göstermek zor.
Siz ‘stratejik istihbarat’ mezunusunuz, biz size “stratejik denklik” soruyoruz.
Diplomayı çıkarın da görelim: Harvard mı, halı saha mı?
Diploman Sırlar Dairesinde mi Saklanıyor Sayın Fidan?
Maryland mi, Mardin mi, Mars mı: Mezuniyet Nereden Aslında?
Sayın Fidan,
Bu millet sabırlı millettir.
Yıllardır sormuyor, sorgulamıyor, “bilen bilir” diye susuyor.
Ama şimdi işler değişti.
Artık sokaktaki simitçi bile soruyor:
“Abi bu Maryland dedikleri okul, harbiden var mı?”
Sizi yıllarca tanıtan her metinde geçen o cümleyi hatırlayalım:
“Maryland Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler ve istihbarat alanında yüksek lisans yaptı.”
Ama sizden mezuniyet belgesi isteyen olunca…
Birdenbire gözler yerde, cümleler yuvarlak, cevaplar “gizlilik gereği açıklanamaz” formatında.
E biz de diyoruz ki:
O zaman sen MIT’e değil, MITOLOJİK bir kariyere sahipmişsin aslanım.
Sırf İyi Yazılmış Bir Cümleyle Devlet Yöneten Adam
Şimdi buraya dikkat:
Hiçbir denkliği olmayan, eğitim geçmişi netleşmemiş,........
© Turkish Forum
