menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Ey 19 Mayısçılar! Bu Emanet Sadece Anmakla Kalmayacak!”

11 1
19.05.2025

(Bir Halkın Gözünden, Mavi Gözlü’nün Ardından)

Bugün 19 Mayıs.
Bir kutlama değil sadece – bir başlangıç.
Bir genç adamın, emperyalizmin suratına doğru attığı şamarın ve ilk adımın yıldönümü.
Samsun’da doğan o ilk devrimci nefesin, halkla birleşip Anadolu’ya yayıldığı gün.

Ve ne tesadüf(!) ki, tam yüz küsur yıl sonra bu ülkenin gençleri hâlâ aynı soruyu soruyor:
“Bu ülke kimin?”

Mustafa Kemal’in gençliğe emanet ettiği Cumhuriyet, artık bir “eser” değil, bir miras davası haline geldi.
Lise sıralarından üniversite amfilerine, sokaklardan kampüslere taşınan bu dava, bugün Galatasaray Lisesi önünde barikatla kesiliyor.
ODTÜ’de susturulmaya çalışılan bir forumda, Boğaziçi’nde kayyum rektörle dayatılan bir yönetimde yankılanıyor:

“Ey efendiler! Ulus olmanın yükünü taşıyan biz gençleriz.
Bize sadece bayram değil, bu ülkenin yönetiminide devredin artık!”

Bugün 19 Mayıs.
Ama ne yazık ki meydanlar gençlerle değil, makbul kalabalıklarla dolu.
Sahnede birkaç steril marş, protokolde bakan beyler, sosyal medyada algoritmaya oynayan muhalifler.

İktidar, gençliğe hâlâ “spor yapın, kafanızı siyasete sokmayın” diyor.
Muhalefet ise gençliği “instagram story”lerinden tanıyor.
Yani Atatürk’ün “istikbali emanet ettiği” o gençler, artık gündemin değil, gündem dışının öznesi.

Oysa “mavi gözlüm”ün yazdığı o uzun destanda şöyle bir beyit vardı:

“Bir gün gelir, seni senden isteyenler olur
Sormadan söylerler adına kararları…”

Ve biz şimdi o günlerdeyiz.
Adına “Yeni Türkiye” dedikleri şey, sadece rejimin değil, hafızanın da dönüşümüdür.
O yüzden 19 Mayıs’ı yeniden düşünmenin zamanı geldi:
Bu sadece gençliğin bayramı değil, gençliğin iktidar talebidir.

Üniversiteler, sıradan birer diploma fabrikasına çevrildi.
Liseliler, sınavla formatlanmış robotlar gibi.
Ama her şeye rağmen, gerçek muhalefet oralarda doğuyor.

Bugünün 19 Mayısçıları:
• Boğaziçi’nde “Kayyum istemiyoruz!” diye haykırıyor,
• ODTÜ’de KYK yurtlarına karşı kamusal alanı savunuyor,
• Galatasaray önünde gözaltına alınarak tarih yazıyor,
• Z kuşağı klişesini parçalayarak “Zincirlerimizi kırıyoruz!” diyor.

İşte asıl 19 Mayıs budur:
Sadece bayrak sallayan değil, sistemi sallayan gençliktir.

“Egemenlik, Ritüellerle Değil, Mücadeleyle Kurulur”

19 Mayıs 1919:
Tarihe kolektif bir ayağa kalkış olarak kazınan gün.
Bir halkın, işgalin ve dayatmanın karşısında “Biz varız” deyişinin sembolü.
Ve ne hazindir ki, bugün aynı halk, aynı iradeyi sadece devlet törenlerinde alkışlamaya indirgemiş halde.

Mustafa Kemal Atatürk’ün “muasır medeniyet” hedefi, bugünkü siyasi iktidarın “yerli ve milli” maskesiyle örtülen bir beton vizyona dönüştü.
O gün Samsun’a çıkan irade; bugün........

© Turkish Forum