menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Topraktan masaya değil, masadan geleceğe

14 17
05.08.2025

Tarım artık yalnızca çiftçilerin sabah tarlasına gidip akşam harman döktüğü bir üretim alanı değil. 21. yüzyılın ikinci yarısına ilerlerken tarım, uluslararası stratejilerin, küresel rekabetin ve diplomatik hesapların merkezinde yer alıyor. Savaşlardan salgınlara, iklim krizinden ticaret savaşlarına kadar yaşanan her olay bize aynı gerçeği hatırlatıyor: Gıdayı yöneten, geleceği yönetir!

Son yirmi yılda dünya sahnesinde sessiz ama etkili bir alan yükselişe geçti: Tarım diplomasisi. Gıda arz güvenliği, iklim değişikliği ve ticaret politikalarının kesişim noktasında yer alan bu yeni diplomasi türü, artık sadece ürün ihraç etmenin ötesinde bir stratejik güç unsuru olarak görülüyor. Tarım diplomasisiyle ülkeler; pazara erişim sağlıyor, regülasyonlara yön veriyor ve uluslararası masalarda daha güçlü bir sesle yer alıyor.

ABD: TARIM DİPLOMASİSİNDE KÜRESEL ROL MODEL

Bu alanda en organize ve etkili ülkelerden biri kuşkusuz Amerika Birleşik Devletleri. 2025 itibarıyla ABD’nin Yabancı Tarım Servisi (FAS) bünyesinde 213 tarım ateşesi, 164 ülkede aktif görevde. Bu kişiler yalnızca diplomatik temsilciler değil; aynı zamanda teknik mevzuat takipçisi, ihracat engeli raporlayıcısı, ticaret müzakerecisi ve pazar açıcı profesyoneller.

ABD, bu dev diplomatik ağı tesadüfe bırakmıyor. Her yıl yaklaşık 40 yeni tarım diplomatı adayı, 12 ay süren kapsamlı bir eğitim programından geçiriliyor. Harvard, UC Davis ve Texas A&M gibi üniversitelerin desteğiyle yürütülen bu eğitimlerde sadece temsil değil; pazara erişim stratejileri, kriz diplomasisi ve WTO düzenlemeleri gibi........

© Türkgün