menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

SİYASETİN SOKAK DİLİ: TOPLUMSAL YOZLAŞMA, KUTUPLAŞMA

6 19
28.03.2025

Siyaset, toplumsal uzlaşının ve kolektif iradenin inşası için vazgeçilmez bir araçtır. Ancak bu aracın işleyiş biçimi, toplumu ya birleştirir ya da parçalar. Günümüzde siyasetin dilinin giderek kaba, kışkırtıcı ve sokak jargonuna evrilmesi, toplumsal dokuda derin çatlaklar yaratıyor. Bu dil, yalnızca siyasi rakipleri değil; farklı kimlikleri, inançları ve değerleri de hedef alarak kutuplaşmayı besliyor. Söylemlerin keskinleşmesi, "biz" ve "onlar" ayrımını derinleştirerek toplumsal gerilimi artırıyor. Ortak değerlerin siyasi çıkarlar için araçsallaştırılması ise bu yozlaşmayı daha da derinleştiriyor. Peki, bu söylemler toplumsal kırılganlıkları nasıl besliyor?

Siyasetin dilinin sokak jargonuna dönüşmesi, karmaşık toplumsal sorunların basit sloganlara indirgenmesiyle başlıyor. "Düşmanlaştırıcı" ifadeler, hakaret içeren metaforlar veya manipülatif duygusal çağrılar, siyasi tartışmaları içeriksiz bir gösteriye çeviriyor. Örneğin, "hain", "dış güçlerin oyunu" veya "değerlerimize ihanet" gibi ifadeler, farklı görüşleri otomatik olarak meşruiyet dışına itmek için kullanılıyor. Bu dil, toplumda karşıt görüşlere........

© Tigris Haber