"YOL SENİ YORMASIN" EVLADIM!
“YOL SENİ YORMASIN” EVLADIM!
İsmail ZORBA
Kendi hayatımız akıp giderken ve her anımızda hayatın bize kattıklarıyla yeni deneyimler kazanırken yolumuzu bulmaya çalışıyoruz. Hayatın bizi getirdiği noktada kendi yolumuzda ilerlerken okuduklarımız ve yaşadıklarımız doğrultusunda hayatı anlamaya, anlamlandırmaya çabalarız. Bu yolda üzerimizde tesir eden en güçlü sözler ise tecrübe edilmiş bir hayatın imbiğinden akıp gelen sözlerdir.
Bu sözler atalar sözü gibi nesilden nesile aktarıla gelmiştir. Ve yolumuza rehberlik eder yeri geldiğinde yolumuzu aydınlatır. Bu sözlerin özünde ve öznesinde “insan” ve “insana ait hasletler” vardır. Sevgi, güzellik, edep, haya, vefa, sabır, hoşgörü, tevazu, iyilik, erdem, onur ve daha nice insan ait, insanla hayat bulan hazineler..
Bu sözler bir babanın, bir annenin veya bir büyüğümüzün sözleri ise bize her zaman bir nasihat gibi gelir. Aslında bize aktarılan sözün üzerinde biraz düşünsek, nefsimizin hamlığından çıkıp hayatımızın içine alsak bizim ne kadar kıymetli olduğunu o zaman fark ederiz. Ama burada önemli bir noktayı göz ardı etmemeliyiz. Nasihat eden kişinin varlığı, sözü aktarışı, üslubu.
Burada yolumuzu pendnameler aydınlatıyor, yani nasihatnameler… İlk aklıma gelen sözün erliğinde hikmete ulaşan ve yağmur tanesi hükmünce toprağa değdiğinde insan gönlünde tohumlar yeşerten Yunus Emre’nin muhteşem şiirleri, eseri! Sonra Kutadgu Bilig, Kıssalar, Maarifetname ve bir manada Mesnevi belki Safahat, özdeyişler. Her bir hikmetli sözün ardında ayırıcı güzellikler var.
Nasihat’dan çıkmışken yola ki yol hep düsturumuz olacak. Şeyh Edebali’nin Osman Gazi’ye söylediği hikmetli sözler bir millet olarak kimliğimizin mayasını nereden nasıl aldığımızın kaynağıdır bir bakıma. Bu sözler aynı zamanda Türk milleti için........
© tarihistan.org
