Gırtlak rejimi!
Diğer
18 Şubat 2025
Aile Sağlık Merkezi açılışında AKP’nin “özenle seçilmiş” milletvekillerinden Ahmet Gökhan Bey demişti ki “Bizim yapacağımız bu kadar. Doktor değiliz, hemşire değiliz. Memnuniyetsizlik varsa, ben şunu da yaparım, vatandaşa ‘Gidin sağlık personelinin gırtlağına yapışın. Ben devlet olarak yaptım, hizmeti vermeyen onlar’ diye de kışkırtırım. Bunu da açık açık söyleyeyim.”
Kışkırtmış… Açık açık söylemiş. Sonra haber olunca, tepki gelince, kırdıysa özür dilediğini, lakin esasında öyle söylemediğini, espri yaptığını, sözlerinin bağlamından koparıldığını, çarpıtıldığını, manipülasyon olduğunu sıralıyor. Madem öyle, neden geldin böyle… Özre yani! Tam olarak ne dediğini açıklarsın. Tam olarak öyle demiş çünkü, videosu var ama ona da “oynanmış” diyor. VAR’a gitsin o zaman.
Hastane sahibi sağlık bakanlarına, onlardan birinin ve başka kankaların hastanelerinde öldürülen bebeklerin hesabını sormamış, onların gırtlağına yapışmamış, kendine göre, altta gördüğü, aşağı gördüğü gırtlaklar seçmiş!
Biz de yine böyle “mikro” bir vakayla oyalanıyoruz. “Kışkırtma” elbette ağır; üstelik bir de “kışkırtma” diye adını koymuş. Ama nihayetinde şahsiyet “makronun mikrosu.” Makrosu, sistematik bir şey. Kışkırtma. Hedef gösterme. Aşağılama. Hakaret. Küçük görme. “Kibrin ve kinin anatomisi” bu. Tepeden tırnağa. Kişiliği ezilmişlerin, güç ve kudret bulunca, başkalarının kişiliğini, haklarını, haysiyetini ezmeye aşırı teşne olmaları da var tabii.
Bu zihniyetin akıl ve vicdan kıvrımlarında, demokrasinin belki “D”si vardır; o “D”yi de başka bir idare tarzında kullanıyorlar zaten. İster “Dikte” deyin, ister “Dikta.” Diyebilirsiniz, çünkü Cumhurbaşkanı’nın açtığı davada, Özgür Özel’in “demokraside, halkın gözü........© T24
