Ciddiyet ve ironi
Diğer
07 Ekim 2025
İlahi Komedya
“Ciddiyet” kavramı üzerine düşünüyorum. Tek açıdan baktığımızda bunun etik ve erdem gibi kavramlara gönderme yaptığı düşüncesine kapılmak zor olmaz. İyi de insanlık tarihine baktığımız zaman her türlü merhametsizliğin ve yıkımın yine “ciddiyet” kanaati üzerinden yapıldığını gördüğümüzde aslında bütün meselenin “niyet”le ilgili olduğunu görmez miyiz? Ciddi olan nedir o zaman? İşte burada Dante Alighieri’nin İlahi Komedya’sı gelir aklıma. İlahi olan o kadar ciddiyse niye komedya? Oldukça paradoksal değil mi? “Ciddiyet” kavramının paradokslarını sorgulamak, hem felsefi hem de edebi bir kazı çalışması gibi. Bu kavram –ciddiyet– göründüğünden çok daha karmaşık ve hatta tehlikeli olabilir.
Geleneksel anlamda "ciddiyet", ağırbaşlılık, disiplin, sorumluluk gibi erdemlerle ilişkilidir. Bu haliyle, bireyin veya toplumun yüksek bir ahlaki zemin üzerinde durduğunu düşündürür. Ciddi olmak, oyundan, oyalanmadan ve boş işlerden uzak durmak anlamına gelir. Ancak burada önemli bir ayrım var: Ciddiyetin biçimi ile özü arasında büyük fark olabilir. Yani bir şey ciddi görünüyor olabilir ama niyeti, içeriği ve sonucu tamamen gayri ahlaki olabilir. İşte bu noktada “niyet” belirleyici olur.
Tarihin yıkıcı ciddiyetlerine bakmak istersek eski zamanlara gitmeye gerek yok. Hitler’in konuşmalarını düşünelim; retorik son derece “ciddi”ydi. Bir dava uğruna konuşuluyor gibiydi… Ya da Engizisyon Mahkemeleri, kilise doktrinlerini sorgulayanları soğukkanlı bir ciddiyetle odun yığınları üzerinde yaktılar. Bugün bile bürokrasinin dili, soykırımların ve adaletsizliklerin ciddiyet maskesiyle örtülmesini sağlar.
Bu bağlamda, ciddiyetin bir maskeye dönüşme riski........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon