Diğer

19 Eylül 2025

Perşembe öğlen sıralarında bu yazıyı editörüm Can Öztürk'e yazdırırken Mabel Matiz'in son şarkısına erişim engeli getirilmeseydi, hiç tanımadığım 'Sarinvomit' isimli metal grubunun 5 üyesi tutuklanmasaydı, Kızılcık Şerbeti'nin senaristi Merve Göntem'e yurt dışı çıkış yasağı verilmeseydi, neredeyse İstanbul'un seçilmiş belediye başkanlarının çoğunun ve hatta bir sürü meclis üyesinin tutuklanıp AKP'ye geçmeye zorlanmasalardı ben bu yazımda hiç siyaset konuşmayacaktım. Kazdağları, Akbelen, Samadağ ve İkizköy'deki doğa katliamlarına karşı halk direnişlerini de unutmamak lazım. Fakat 2 gündür Taksim İlk Yardım Hastanesi'ne gidip gelmekten beni perişan eden hastalığıma rağmen kendimi bu girişi yapmak zorunda hissettim.

Allah razı olsun, Firuzağa Kahve'den tanıdığım genç doktorlarım himmetiyle 2 sabah arka arkaya hastanede delik deşik edildim. Yarın öbür gün karar verip beni galiba yatıracaklar, daha emin değilim. Hastaneden çıkışta Cihangir 21'e uğradım. Hakikatten yine inanılmaz bir sürpriz, bizim mahallenin 2 aile hekimi de oradaydı. İşte inanmayanlar için de fotoğrafı.

Sürekli şikâyet ettiğim ve sizleri de bezdirdiğim hastalıklarımdan dolayı neredeyse kendimi eve kapattığımdan sürekli televizyon izliyorum. Halk TV, SZC TV ve Tele1 sunucularıyla (Remziye Demirkol dışında) ekran başında kavga etmekten yorulunca derhal dizilere yöneliyorum. Aman tanrım, 1 haftada neler olmuş, derin bir nefes alın ve okuyun.

İnanın ki atladıklarım olmuştur. Tabii ki hepsini daha izleyemedim ama izlediğim kadarıyla konuşayım. Cennetin Çocukları dizisi hafızasını yitiren bir genci anlatıyor. Çarpıntı dizisi ise kalbi değiştirilen bir genç kadını... İkisi de birbirinden iyi değil. Halbuki arkadaşlarım Deniz Çakır ve de Şerif Sezer'in oynadığı Çarpıntı'yı izlemeyi ummuştum ama galiba olmayacak. Cennetin Çocuklarında ise başrollerinden birini oynayan Zafer Algöz ekranda anlattı. Bizim bu dizileri yabancılar alıp bizim bir........

© T24