menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sahtenin cazibesi ve hakikinin külfeti

61 9
07.08.2025

Diğer

07 Ağustos 2025

Artık biliyoruz ki, çocuğumuza ders veren öğretmen belki de gerçekten öğretmen değil. Hastanede bizi muayene eden doktor doktor olmayabilir. Arabamıza ceza kesen trafik polisinin polisliğinden emin olamayız. Karakoldaki komiserin diploması kim bilir nereden, anlayamayız. Rütbeli askerlerin rütbeleri bir bakmışız şaibeli. Avukattan hâkime, mübaşirden savcıya bilemeyiz, kimin diploması sahte kiminki sahici…

Hukukun kitaba değil niyete göre işlediği, denetleme mekanizmalarının lağvedildiği ve yürütme mekanizmalarının tek elde toplandığı, liyakatsizlerin avucuna düşmüş bir ülkenin insanı olarak hadi cesaretimiz varsa soralım kendimize…

Bizim için sahte ve hakikinin değeri ne?

Her şeyin hakiki olması çok mu önemli bizim için?

Hiçbir şeyin sahtesine tahammülümüz yok mu?

Ahlakımız hakikinin değerini yükselten ve sahteyi yerin dibine sokan bir ahlak mı?

Ailemiz hakiki bir aile mi mesala? Babamız eve ekmek getiren ve bizi kollayan, annemize aşkla tapan bir baba mı? Annemiz yemeyip yediren, üzerimize titreyen ve kocasını çok seven bir anne mi? Kardeşlerimizle birbirimize çok mu düşkünüz? Babamız tehlikesiz, annemiz huzurlu, çocuklar çok mu mutlu?

Peki ya dostluklarımız? Onlar hakiki mi? En iyi arkadaşımız öl dese ölür müyüz? Komşumuz açken gözümüze uyku girmez mi? Kimse kimsenin arkasından ileri geri söylenmez mi?

Bunların hepsine evet diyebiliriz ve bireysel sahteciliğimizle zerre kadar yüzleşmeden en zorlu meselelerin içinden yara........

© T24