menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

“Para politikası etkisinde uzun ve değişken gecikmeler” ve Türkiye

18 0
30.08.2024

Diğer

30 Ağustos 2024

Yukarıdaki tırnak içindeki alıntı para iktisadının ve parasalcı yaklaşımın önde geleni sayılan Milton Friedman’a ait. Kendisinin söylediğine göre, bu ifadeyi ilk kez 1950’ler ortalarında yaptığı ve sonra ABD Kongresine sunduğu çalışmalarında kullanmış. Friedman (1961).

Friedman’a göre, merkez bankası para politikasında değişiklik yaptığında bu değişikliğin enflasyon ve büyüme gibi değişkenler üzerindeki etkisi gecikmelidir. Bu gecikme oldukça uzun zamana yayılabilir ve değişkenlik gösterir. Ayrıca;

a) Etkileme önce talepte, büyümede ve istihdamda, sonra enflasyonda görülür. (Friedman’ın bu sıralamasına aşağıda tekrar değiniyorum)

b) Etkilemede gecikme 4 aydan iki yıla, hatta 29 aya kadar çıkabilir. (Aşağıda belirttiğim gibi, Friedman’ın belirttiği bu süreler sonraki tahminlerde oldukça kısalmıştır)

c) Etki süresi ekonominin durumuna bağlıdır; bu süreçte bazen, dönem dönem, arzu edilenin tersi sonuçlar da görülebilir.

d) Bu durum, maliye politikasında da oluşabilir. (Friedman’ın bu görüşüne özellikle Keynesyenler katılmadılar)

Friedman, bu ifadeleri üzerine, “İktisat politikası olmasın mı yani?” soruları eşliğinde eleştiriler alır. Eleştiriler, Friedman (1961)’de yer alıyor. Sonra şöyle açıklar; ekonomiye genişlemeci politikalarla ikide bir müdahale etmeyin, reel ekonominin gerektirdiği belli bir oranda para miktarını arttırın.

1960’lar sonu, 1970’ler başında Friedman para politikası konusunda açıklamalarını daha da netleştirir. Özellikle politika değişikliği, örneğin para miktarı artışı beklenmedik olursa, politikanın kısa dönemde etkili olduğunu ifade eder.

Öyleyse, para politikası değişikliği, enflasyon beklentisini uyarmadı ise, etkilidir. Ancak, enflasyon beklentisi uyarıldığında artık yalnızca enflasyon yükselir, uzun vadede bu politikanın reel ekonomiye etkisi yoktur. Bu sonuç, bekleyişleri içeren Phillips eğrisinde ifadesini bulur. Friedman (1972).

1970’lerden sonra, farklı parasal modellerde artık enflasyon beklentileri (ve diğer beklentiler) ve döviz kuru da önemli değişkenler olarak yer alıyor. Aynı dönemde “para politikası etkisi” kavramı yerine, “para politikasının aktarım mekanizması” kavramının kullanıldığını görüyoruz.

Bu yazıda, günümüzdeki para politikası tartışmalarında sıkça sözü edilen “uzun ve değişken gecikmeler”i ele alıyorum. “Aktarım mekanizması”na da kısaca değiniyorum. Türkiye’deki son dönemdeki gelişmeleri bu kavramlar eşliğinde değerlendiriyorum?

Somut olarak; Haziran 2023’te başlayan para politikası değişikliği, geçen 15 aylık süreyi dikkate alırsak, yeterince etkili oldu mu? Yoksa etkileme için daha uzun bir gecikme mi gerekiyor? Bu sorunun yanıtına göre, para politikasının aktarım mekanizması iyi çalışıyor diyebilir miyiz? Böylece Türkiye’deki faiz indirme tartışmasına da değinmiş oluyorum.

Friedman’ın “uzun ve değişken gecikmeler” ifadesini son zamanlarda birçok merkez bankacının kullandığını görüyoruz. Örneğin, FED Başkanı Jerome Powell bu ifadeyi sıkça kullanıyor. Powell FED’in 2 Kasım 2022’de politikası faizini 75 baz puan arttırdıktan hemen sonraki basın toplantısında şöyle bir soruyla karşılaşıyor:

Soru: “Konuşmanızda gecikmeli etkilerden söz etiniz. Bu gecikmeler nasıl çalışıyor, süreleri nedir, ekonominin değişik sektörlerine ne ölçüde etki ederler?”

Yanıt, Powell: “Uzunca bir zamandır para politikasının ‘uzun ve değişken gecikmelerle’ çalıştığı düşünülür. Önce finansal koşulları, sonra reel ekonomiyi (talep ve büyüme) ve sonra da enflasyonu etkilediği kabul edilir. Ancak yeni çalışmalarda bu gecikmelerin artık daha kısa olduğu görülüyor.

“Geçmişe göre bir önemli fark şudur; eskiden faizi (federal fonlama faizi) yükseltirdik, sonra finansal koşullar buna tepki verirdi. Daha sonra da reel ekonomi ve enflasyon etkilenirdi. Ancak günümüzde finansal piyasalar, merkez bankası davranışı için beklenti oluşturup, önceden tepki veriyorlar. Vurgulamam gerek; faiz artışlarını durdurmak için henüz çok erken. Reel faizi mutlaka pozitif yapacağız.”

Belirteyim, gelişmiş ülke merkez bankaları zaten bir politika değişikliği kararı alırken bu karar konusunda sinyaller veriyorlar. Bu bakımdan finansal piyasaların eskiye göre doğru beklentiler oluşturmaları ve erken tepkiler vermeleri daha kolay.

Powell, benzer görüşleri 14 Haziran 2023’teki basın toplantısında da belirtiyor şu bilgiyi veriyor: Hanehalkının (tüketicilerin), iş dünyasının ve finansal piyasaların enflasyon beklentileri, ilan edilen enflasyona göre daha düşüktür, düşmektedir ve çıpalanmıştır. (Powell (14 Haziran 2023).

Daha önce açıklamıştım: Hem ABD’de hem AB’de para politikası değişikliği (politika faizinin yükseltilmesi) açıklandıktan hemen sonra tüketici enflasyon beklentisi düşmeye başlamıştır. Uygur (23 Şubat 2024).

Türkiye’de ise para politikasının değiştiği (faizin artmaya başladığı) Haziran 2023 sonrasında TCMB’nin açıkladığı........

© T24


Get it on Google Play