menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Trump suikastına giden süreç: Neler olmuştu, neler olabilir?

38 22
15.07.2024

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

15 Temmuz 2024

Aslında uzun zamandır size ABD’de olanları anlatmak istiyordum. Sadece adaylar netleşsin, nihai tablo ortaya çıksın istedim.

Fakat Trump’ın vurulmasıyla birlikte artık tüm dengelerin değiştiğini söyleyebiliriz.

Dolayısıyla gelin bugüne gelene kadar yaşananlara ve bugünden sonra neler olabileceğine birlikte bakalım:

Çok eskiye gitmeden Trump’ın adaylık sürecine uzanalım önce… Trump bir dizi suçtan dolayı yargılanan bir isim.

ABD’nin 234 yıllık tarihinde hakkında resmi soruşturma başlatılan bir başkan veya eski başkan yok.

Trump hakkında ise dört dava görülüyor. Bunlardan birinde hüküm bile giydi. Cinsel ilişkiye girdiği iddia edilen porno yıldızı Stormy Daniels’a sus payı olarak ödenen paranın kayıtlarını tahrip etmekten yargılandığı davada suçlu bulundu.

Adaylık sürecinde ilginç olan bu defa Trump’a karşı yükselen sesler içinde Cumhuriyetçilerin büyük bir kısmının da yer alması ve parti içinden bu itirazların yüksek perdeden dile getirilmesiydi.

Örneğin Türkiye’de haklarında pek yazılıp çizilmeyen lakin 115 milyar dolarlık (2019 yılı verisi) servetleriyle ABD’deki en büyük ikinci özel sermaye olan Koch Kardeşler -ki kendileri Cumhuriyetçiler içinde daha muhafazakâr bir çizgiyi temsil eden Tea Party’nin de destekçileri arasındaydı- Trump’a karşı isyan bayrağını net bir şekilde açmıştı.

Koch Kardeşlerden 70 milyon dolar destek alan Cumhuriyetçi Parti aday adayı Niki Haley’nin çabaları yeterli olmadı ve Trump siyasi rakiplerini eze eze aday oldu.

Peki, Cumhuriyetçiler dahil müesses nizamı temsil eden herkes neden Trump’a bu kadar karşı?

Bunun sadece Trump’ın söylemlerine baktığınızda bile görülebilecek pek çok nedeni var kuşkusuz. Fakat asıl endişe, dünya savaşın eşiğindeyken bir “süper gücün” direksiyonunu böyle bir karaktere bırakmanın olası sonuçlarından devşiriliyor.

Rusya-Çin hattıyla gelinen durum… Orta Doğu’daki İsrail-Filistin gerilimi… Tüm bu gerilen ilişkiler ekseninde NATO gibi çokuluslu ortaklıklara gösterilmesi gereken özen…

Trump’ın bunları dikkate alıp almayacağı, bürokratik baskılarla dikkate alması durumunda bile olası kötü senaryolarda öngörülemez hamleler yapmaya yeltenip yeltenmeyeceği meçhul.

İşin ilginç yanı Trump’ın başkanlığı döneminde ABD öyle sanıldığı gibi sağa sola saldıran, uzak ülkelerdeki askeri varlıklarını artıran, işgalci bir görüntü çizmedi.

Aksine Trump “Niye Rusya’yla düşman olalım ki”, “Irak’ta ne işimiz var”, “Afganistan’da Taliban’ın güçlenmesinden bize ne” tarzı yaklaşımlar sergiledi.

Yani aslında Trump’ın dünya savaşını başlatmasından değil başlatmamasından ya da hadi daha naif söyleyelim olası bir savaşa müesses nizamın istediği tepkiyle cevap vermemesinden endişe ediliyor.

Bu düşüncelerin daha makul sayılabilecek ucunda ise tıpkı Rusya’nın Trump döneminde Ukrayna istilasına hazırlanması gibi, ABD’nin Çin ve Rusya gibi rakiplerinin Trump’la geçecek dört yıl boyunca orta vadeli planlarını rahat rahat yapma imkânı bulabilecekleri korkusu yatıyor.

Trump’ın en büyük şansı ise rakipleri… Cumartesi gecesi saldırı yaşanana dek yaklaşık iki haftadır Demokratlar darmadağın bir halde, kendi adayları Biden’la bu işin olmayacağını bizzat Biden’ın kendisine anlatmaya çalışıyorlardı.

Biden’ın boşluklara bakarak konuşmasını, tuhaf noktalara dalıp dakikalarca dünyayla bağlantısını kesmesini, yanlış rota tutturup üç adımlık yolda yönünü kaybetmesini, kelimeleri ve hatta cümleleri unutmasını biz ta........

© T24


Get it on Google Play