Öcalan’ın uzun metnine bir içerik analizi: Sert sözler, itiraflar ve bilimsel konular
Diğer
03 Haziran 2025
Abdullah Öcalan’ın PKK’nın fesih kararı aldığı 12. Kongre’ye gönderdiği metin dün gece geç vakitlerde çevrimiçi ortama düştü.
Aslında böyle bir metnin akşamın daha erken saatlerinde yayımlandığı fakat sonra sebebi bilinmeyen bir şekilde geri çekildiği iddia edilmişti. Dolu dolu beş PDF sayfasını kaplayan metnin (sindire sindire okunması 1,5-2 saat sürüyor) sadece ilk sayfası kalmış, dört sayfası “uçmuştu”.
Gece yarısına doğru sayfalar geri geldi ve okumaya başladım. Size metnin bir özetini yapmak istedim.
Öcalan “fesih kongresi” olarak bilinen PKK kongresine ilettiği metinde neler söylüyordu? Hangi noktalara parmak basıyordu? Nerelerde öfkeleniyor, nerelerde tartışmanın devamını getireceğini belirtiyordu?
Gelin birlikte bakalım.
Öcalan metninde yeni dönemi yedi ana başlık altında anlatacağını söylüyor lakin bu başlıklara geçmeden önce uzunca bir giriş kaleme alıyor ve bu noktaya nasıl gelindiğini anlatıyor.
Bu kısmın en çarpıcı iki noktasından biri kendi döneminin Kürtler tarafından ısrarla anlaşılmadığını vurguladığı bölüm.
“Önderlik Gerçeği diyorsunuz ama nedir bu gerçeklik anlamıyorsunuz. Halk dağılmış, felç edilmiş, anlama gücü yok” dedikten sonra faturayı PKK yöneticilerine çıkarıyor: “Kadro donanımsız.”
Kendinin bu süreçte -Kürtler tarafından- “mesihleştirildiğini” öne süren Öcalan bu duruma da “Artık yeter!” tepkisini veriyor.
Devamında isyanını şöyle sürdürüyor: “50 yıldır doğru anlaşılmayı bekliyorum. Anlatıyorum, anlatıyorum, sonra yine anlatıyorum.” Yine de anlaşılmadığını dile getiriyor ve bir noktada eleştirisini oldukça sertleştiriyor:
“Önderlik gerçeğini doğru anlamadan, kendini gerçekliğe yatırmadan bırakın topluma öncülük etmeyi, kendiniz yürüyemezsiniz. Nitekim kendinizi dahi taşıyamıyorsunuz. Muazzam bir söylem ve eylem gücüm var. Bunları size sunuyorum, zorla vermeye çalışıyorum, yine almıyorsunuz. Kendinizi bir çözüm olarak dayatmakta ısrar ediyorsunuz.”
Giriş kısmının en çarpıcı diğer kısmı ise Öcalan’ın MHP lideri Devlet Bahçeli hakkında söyledikleri.
Bir eşik atlamanın gerektiğini belirten Öcalan, birazdan değineceği Bahçeli’nin çağrısıyla ilgili cümlesine “Tuhaftır” diye başlıyor. Yani anlaşılan o ki, Bahçeli’nin 22 Ekim çağrısını “tuhaf” bulanlardan biri de Öcalan.
“Tuhaftır, bizim tarafımızdan değil, bizzat benimle amansız ve her an idamım için her şeyi yapan bir Türk, dönemin Türk duyarlılığının partileşmiş hatta proto parti devletinin en yetkili sesi ve eli olarak Devlet Bahçeli açtı bu yeni dönemi” diyor Öcalan.
Arkasından Bahçeli’nin DEM Parti heyetine dile getirdiği bir cümleyi naklediyor ki sanırım bu cümleyi bu açıklıkta daha önce Bahçeli veya ona yakın birinden duymamıştık:
“Yani bizimle amansız savaş önderi olarak Bahçeli, DEM heyetine bunu bizzat söylüyor. ‘Ben bütün ömrümü buna adamıştım ama şimdi yeni bir dönemi başlatmak istiyorum.’"
Bahçeli, ömrünü PKK’yla mücadeleye yahut Öcalan’ın ölmesine yahut ikisine birden adadığını, lakin şimdi yeni bir dönem başlatmak istediğini Öcalan ve DEM Parti’nin aktarımına göre DEM Parti heyetine açık açık ifade etmiş anlayacağınız.
Giriş bölümüne küçük ama önemli bir not daha. Öcalan ancak savaşanların barışabileceğinin altını bu bölümde ısrarla çiziyor.
Savaşanlar dışındaki diğer unsurların (benim........
© T24
