Pamela: Rock hiçbir zaman ölecek bir müzik değil, ama eski etkisine tekrar kavuşacağına inancım yok
Diğer
T24 Haftalık Yazarı
01 Eylül 2024
Alternatif rock müziğin patlama yaptığı 2000'lerin başında "Eğer Dinlersen" albümündeki "Ayrılamayız Biz" şarkısı ile dinleyicinin radarına giren, sonrasında yayınladığı "Şehir Rehberi" albümünde yer alan "İstanbul" parçası dillere pelesenk olan Pamela, ilk defa bir türküyü yorumladı. Mahmut Yıldız'ın "Kadının Türküsü" albüm projesinde Ankara yöresine ait "Şeker Oğlan" türküsünü, funky ritimlerle bambaşka bir hale sokan Pamela'yla yirmi yıl öncesine gittik, günümüze geldik, "rocker"lık meselesinde uzun uzadıya konuşup mevzuyu Pamela'nın bugünkü hali pür mealine bağladık. Gerisi aşağıda…
- 2008'de Vatan gazetesinden Hüseyin Ustaoğlu'na verdiğin bir röportaja rastladım. Aradan 15 yıl geçmiş ancak sorulan soruların hâlâ soruluyor olması, senin verdiğin cevapların da yine aynı şekilde geçerli olması epey düşündürttü. Misal, röportajın başlığı, "Dünyada 'rocker' diye bir şey kalmadı ama bizde devam ediyor." Buna bir çırpıda eklemleyebileceğimiz kafadan 50 isim sayarız herhalde. Ne dersin?
Sorulan sorular aynı olduğu sürece vereceğim cevapların da aynı olması aslında pek de düşündürtmemeli. Sonuçta fikirlerim ve görüşlerim değişmediği ve aynı doğrulara inandığım için ağzımdan çıkan kelimelerle ideallerim aynı doğrultuda ilerliyor... "Rocker" kavramından kastım yaşam biçimi olarak "rocker" kalmadığı. En basit örnekleme ile rock müziğin hayat bulduğu barlar, çeşitli tshirt plak vs. bulabileceğimiz dükkânların olmaması, keza Akmar diye bir pasaj vardı bu hayatın merkezi kabul edilen, hâlâ var ama eskisi ile etkisi kesinlikle aynı değil. Bunun da sebeplerini çok iyi biliyoruz, teknoloji çağı, internetin getirdiği kolay erişilebilirlik demin saydığım etkenlerin yok olmasını kolaylaştırdı. "Rocker" kelimesi ile kastettiğim buydu. Nasıl ki 30'lu 40'lı yıllarda vals, tango ülkemizde sanat ve halk müziği ile karşılığını bulan bu türler yıllar içinde başka tarzlara yerini bırakıyor… Rock hiçbir zaman ölecek bir müzik değil ama eski etkisine tekrar kavuşacağına inancım yok.
- Yukarıdaki soruya ek olarak, şu sorulmuş: "Ama dışarıda yaş ilerledikçe bir olgunlaşma yaşanıyor. Bizde örneği var mı düzgün yaşını alan sanatçının?" Sen de şöyle cevaplamışsın: "Türkiye'de şöyle bir durum var; kimse hak ettiğini alamadığını düşünüyor. Bir yandan hak da veriyorum aslında. Yurt dışında olsa cebine iyi bir para girer, toplum ona bir saygı gösterir. Yani bu olgunlaşamama durumu bence tatminsizlikten kaynaklanıyor." Bahsettiğin tatminsizliğin, günümüzün dijital ortamında daha da arttığını düşünüyorum. Bir gitar, bir bilgisayar şarkı yazıp yayınlamaya yetiyor ve özellikle pandemiden bu yana bu şekil takılan binlerce müzisyen var. Haliyle olmaması gereken lüzumsuz bir rekabet ortaya çıkıyor ve bu da tatminsizliği artırıyor. Katılır mısın bu görüşüme?
Yüzde yüz katılıyorum. Müzik bu kadar basite indirgenmemeliydi. Film sektörü de öyle aslında. Her şeyin dijitalleştiği bir dünyada bu kaçınılmaz sondu. Pandemi ile bunu apaçık yaşadık, evimizden çıkmadan, odamıza konserleri, filmleri, sohbetleri, sporu getirdiler. Peki gerçekten öyle mi oldu? Elbette ki hayır. O ortamın atmosferinde olmadan konserden keyif alınır mı, alınmaz. Yüz yüze gelmeden, karşındakini canlı görmeden, elini tutmadan yapılan sohbetin verdiği tatmin olabilir mi hiç? Bir yandan haklı bir tarafı da es geçemeyiz. Yaptığı müziği kimsenin denetimi ve müdahalesi olmadan özgürce yayınlamak isteyen müzisyenlerin........
© T24
visit website