menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Filistin için Gazze yerine Taksim’e gitmek yeterli olabiliyormuş

17 1
29.04.2025

Diğer

29 Nisan 2025

Gönül isterdi ki, CHP’nin etkin bir muhalefet dalgası yakalaması için 19 Mart darbesi gerçekleşmeseydi.

Gönül isterdi ki, mevcut iktidardan rahatsızlık duyan kitleler demokratik protesto haklarını kullanmak için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarının tutuklanmasını beklemeselerdi.

Her hâl ve kârda, CHP sadece iç siyaset değil, dış siyasette de etkin muhalefet ivmesi kazanmış görünüyor.

İç siyasette olduğu gibi, ülkedeki yönetim krizi, dış politikada da kendisini ziyadesiyle belli ediyor.

Bozuk saatin günde iki kere doğruyu göstermesi gibi Dışişleri Bakanı’nın söylemde isabetli gibi görünen selektif birkaç konudaki duruşu, dış politikanın çoğunluğuna hâkim hatalar silsilesini telafi edemiyor.

CHP’nin büyük çaba sarfetmesine, “grandioz” hareketlere ihtiyacı da yok. Kanımca, mevcut iktidarın dış politikasının samimiyetsizliğini ve kifayetsizliğini en güzel şekilde ortaya koyan gelişme, CHP’nin Taksim’de ‘yapamadığı’ Filistin yürüyüşü oldu.

AK Parti iktidarı CHP’lilerin “Filistin’e özgürlük” sloganları karşısında Türk polisine “sloganlarınız yasadışı” dedirtti ya. AK Partililerin riyakârlılığını bundan daha iyi hiçbir şey gösteremez.

Demek ki dış politikada ses getirecek bir muhalefet için, misal “Gazze’ye gideceğim” demeye gerek yokmuş. İki adım ötedeki Taksim’e gitmek yeterli oluyormuş. Gideceğim deyip gidemeyerek ofsayta düşme riskini almaya gerek yokmuş.

Filistin meselesiyle iktidara Taksim’den atılan gol kanımca çok dikkat çekici. Çünkü Filistin bu iktidar için bir mille mesele, neredeyse bir numaralı konu.

Yani Trump başkan seçilmeden önce öyleydi.

7 Ekim saldırısından sonra Dışişleri Bakanı neredeyse makamına oturmadı, Arap ülkelerinin dışişleri bakanlarıyla, ki onlar zaten sonuç almak adına değil, “bir şeyler yapıyoruz” görüntüsü vermek için yola çıkmıştı, dünyanın yarısını turladı. Sonuç? İsrail’i kimse durduramadı. Öyle ki AK Partililer bile bugünlerde Gazzeliler için hicretten söz eder oldu. Sonuç, Araplarla dünyayı turlayan Dışişleri Bakanı için vakit kaybı oldu. Sonuç Arap dışişleri bakanlarının yanında poz vererek, Türk hariciyesi, Arap camiasının Filistin konusundaki başarısızlıklarına ortak oldu, hatta kifayetsizliklerine alet oldu.

Kanımca diplomatlara danışsa, “Gitmeseniz daha iyi olur, sonuç alınmaz, Türk diplomasisinin de itibarı zedelenmemiş olur” türünden bir yorum alırdı. Ama seküler diplomatların tavsiyesi elbet kulak arkası edilir. Çünkü ümmeti ilgilendiren davalarda onlar doğrusuna vakıf........

© T24