menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Prof. Dr. Talat Kırış: Hastanın malpraktis olarak değerlendirdiği şey çoğu zaman komplikasyondur

40 13
16.07.2024

Diğer

16 Temmuz 2024

Prof. Dr. Talat Kırış ülkemizin başarılı beyin cerrahlarından ve akademik çalışmaları dünyadaki saygın dergilerde ilgiyle takip ediliyor. Alanında sayısız hastayı tedavi eden Prof. Dr. Kırış, başkanı olduğu dönemde Türk Nöroşirürji Derneği'nde düzenledikleri çalıştaylarda malpraktis konusunda çalışmalar yapılmasını sağladı. Prof. Dr. Kırış, "Toplumda malpraktis davası açanların yaşadıkları çaresizliğin çözümü için ne yapılmalı" sorumuza verdiği yanıt ise ufuk açıcı: "Sağlık Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliği, Tabip Odaları ve uzmanlık dernekleri bu yönde bir çalışma yapmalı. Bu çalışmalara hasta hakları dernekleri, hukukçular da katılmalı. Bu hem hekim hem hasta boyutunu içermeli. Bir sivil toplum inisiyatifi şeklinde gelişmeli. Doğru yolu ilgili tarafların ne olabileceği konusunda oturup konuşması ve hukukçulardan görüş alması ile bulabiliriz."

- Malpraktis nedir?

Malpraktis aslında yalnız tıbba yönelik bir kavram değil. Malpraktise bir örnek vermem gerekirse, bir yargıcın Anayasa Mahkemesi ya da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararını tanımamasıdır. Bu durum nettir. Ancak tıpta olaylar bu açıklıkta değil, gri alanlar var. Malpraktisi, bir tıbbi uygulama sonucunda bilgi eksikliği, özensizlik ya da yetersizlik nedeniyle hastanın zarar görmesi olarak tanımlıyorum. Yine gelişen komplikasyonun yeterince ciddiye alınmaması, gözden kaçması da hastanın zarar görmesine neden olabilir.

- Bu gri alanı yapılan tedavi ve sonuçlarına bakarak netleştirmek mümkün mü? Bu konuda siz ne dersiniz?

Gri alanları netleştirmek her zaman mümkün değil. İnsan kompleks bir yaratık. Bir insan diğerine benzemediği gibi aynı insan farklı dönemlerde de farklı olabiliyor. Ben beyin cerrahıyım. Ameliyat öncesi aydınlatılmış onam formlarında hastaya öyle bir durum varsa yüzdelerle sakat kalma ya da ölüm riski vardır diye bilgi veriyorum. Peki ben bu bilgileri neye dayanarak veriyorum? Bu yüzdeler klasik kitaplardan mı yoksa benim daha önce yaptığım ameliyatlarda elde ettiğim sonuçlarım mı? Bunlar belirsiz. Bir beyin tümörü ameliyatının literatürüne bakın, farklı yayınlarda komplikasyon yüzdesinin farklı olduğunu görürsünüz. Bunlar bu işin gri alanlarıdır. Bir gri alan daha var: Ameliyat sırasında karar vermek durumundasınız. O karar saniyeler içinde verilmelidir ve sonucu hasta açısından olumsuz sonuçlanabilir ama siz o kararı hastanın hayatını kurtarmak için vermişsinizdir. Bir tümörü çıkarıyorsunuz ve tamamını çıkarmak istiyorsunuz ama öyle kritik noktaya geldiniz ki biraz daha ileri giderseniz hasta felç olacak gitmezseniz tümör kalacak.

- Hekimler hastalarına gerçekten olası riskleri ve oranları anlatıyor mu? Yoksa sadece hastanın önüne evrakı koyup şuraları imzalamanız gerekiyor mu deniyor?

Tabii ki kamudaki yoğunluk içinde bu nasıl oluyor bilmiyorum. İstanbul Tıp Fakültesi'nde 25 yıl öğretim üyeliği yaptım. Biz orada anlatırdık. Şu anda özel tababet yapıyorum, evet tabii ki anlatıyorum. Anlatırken de şunu söylüyorum: Bu istatistikler genel istatistik. Her insanın farklı özellikleri olduğu için prensip olarak zaten yüzde vermiyorum. Çünkü o yüzde hiçbir zaman o insanı tamamen temsil etmez. Kaldı ki yüzde 1 riski var dediğiniz ameliyatta yüzde 1 risk sizi bulunca ne olur? Malpraktis mi komplikasyon mu?

- Defansif tıp hakkında ne........

© T24


Get it on Google Play