Bakan hayvanlar
Diğer
31 Temmuz 2024
Hayvanlar bize bakarlar, biz de hayvanlara bakarız. Karşılıklı bir bakış vardır sokakta veya tarlada. Öküze bakan bir göz treni izleyen bir öküze bakar. Çölde develere bakan bir göz ile develer bakışırlar. Onlara dışarıdan bakan bir Jeep içindekiler de ikisine de bakarlar; bazen aralarındaki iletişimi görürler bazen ise göremezler.
Fransız filozof Jacques Derrida 1997 yılında, Cerisy’de yapmış olduğu bir konuşmada hayvanın bakışını ele almıştı. Hayvanlar bize bakarak bizi izlerler: Herkesin başka bir deneyi vardır hayvanlarla. Sokak kedileri için ev gibi kulübeler yapan mahalleler vardır İstanbul’da. Hayvanların haklarını ve aç kalmalarını giderecek olan bir işlevi üstlerine alırlar.
Hayvanlar, tıpkı insan gibi bir canlı olarak felsefe tarihinde ilk Antik çağlardan beri filozofların konusu olmuşlardır. İnsan için “düşünen hayvan” adını takmıştı Aristoteles deneylerini Platon’un baştan belli ve kımıldamayan idealarına karşı savunmakta olduğu felsefi yaklaşımında. Düşünen hayvan ile Leviathan’a kadar vardılar siyaset felsefesi ile uğraşanlar. Leviathan da bir hayvan-canavarın adı olarak geçti tarihe: Ama o despotik kararları veren bir hayvan olarak geçti bu felsefe tarihine.
Yine Derrida, Hobbes üzerine olan seminerlerini yaptığında “kanunu yapanın hayvan” olduğunu söylemişti. Kitaplara böyle geçti filozofun sözü. “Olduğum Hayvan” için de bakıştan bahsetmekteydi, 1997 yılındaki konuşmasında. Onun hayvan tarafından “çıplak olduğu” bir şekilde bakıldığının altını çizmişti. Çıplak bakış ne olabilir? Saf bir bakış mı? Yalnız bir bakış mı? Bu çıplak bakışta filozof kendi kendisine sorar: kimim ben? O bakış kim olduğunu sorduran bir sorudur. İnsanın, hayvan karşısında nasıl baktığı önemli durmaktadır. Bir iletişim söz konusu olmaktadır. O bakışın karşısında insan olarak filozof kim olduğu? sorusunu sorduğunda bir cevap verecektir. Peki o halde hayvan bu soru karşısında bir cevap verecek midir? Bu utanç verici bir iletişim midir? Utanılacak bir şey midir bu bakışa karşılık verememek? Bir insan, bir filozof nasıl davranacaktır? Saklanacak bir şey var mıdır bu iletişim içinde? Eğer bir şey gizliyse o halde nasıl bir utanç duygusu içinde suçluluk duygusu ortaya çıkacaktır? Suçlu olan hayvana bakarken, hayvan da ona bakmaktayken cevabın eksikliği mi “suçluluğu” tetikleyecektir. Ona anlayamadan onun hakkında yukarıdan verilen bir kararla, ona karşı eksik yaparak, onu, hayvanı kale........
© T24
visit website