Güçlü Türkiye Güçlü Ordu
Bugün artık savunma, sadece silahla değil; akılla, yazılımla, sensörle, uyduyla, verilerle ve en önemlisi yerli iradeyle kazanılıyor. Türkiye, 2000’li yılların başından itibaren savunma alanında attığı milli adımlarla sadece dışa bağımlılığı azaltmadı, aynı zamanda dünyanın gözünü çevirdiği bir teknoloji üreticisine dönüştü.
Eskiden başka ülkelerin ürettiği silahların tetiğine bastığımızda, tetik çalışır mı diye dua ederdik. Şimdi ise kendi mühendisimizin yazdığı kodla havalanan insansız hava araçlarımız, sınırlarımızın ötesinde destan yazıyor.
Bu defa kararlıyız: Ne Nuri Demirağ’ın uçak fabrikası gibi, ne Vecihi Hürkuş’un göğe çıkan cesareti gibi, ne Nuri Killigil’in savunma sanayi girişimi gibi, ne de Şakir Zümre’nin bombaları susturulmuş olsun... Ne Devrim Otomobilleri gibi yarım kalmaya, ne de bu milletin iradesi tekrar ipotek altına alınmaya müsaade etmeyeceğiz.
Gökyüzünde Türk İmzası: İHA’lar, Jetler ve Uydular
Bugün gökyüzüne baktığınızda yalnızca kuşları değil, Bayraktar TB2, AKINCI, KIZILELMA gibi milli sistemleri görebilirsiniz. Sadece gözetlemiyorlar; gerektiğinde hedefi buluyor, müdahale ediyor, geri dönüyorlar. Hepsi Türk mühendisinin eseri.
Bir de KAAN var ki... Türkiye’nin 5. nesil savaş uçağı. Henüz gökyüzüyle tanışmadı ama kokpitindeki o milli zeka, Batı'nın sadece kulisi olduğu teknolojik sahnede artık Türkiye'ye de başrol........
© Stratejik Düşünce Enstitüsü
