Jet-Set başkanlığı
Bunun adı servet diplomasisi...
Donald Trump, Doha’ya indiğinde sadece Air Force One’ın merdivenlerinden inmedi.
Kırmızı halı, Arap atlıları ve şatafatlı törenler arasında yere inen asıl şey, bir devletin bütün kurumlarıyla nasıl kişisel servete çevrilebileceğinin ‘yeni normu’ oldu.
Katar, Trump’a 160 adet Boeing uçağı siparişi verdi. Bedeli 96 milyar dolar.
Yanında 40 milyar doları aşan savunma anlaşmaları, yapay zekâdan drone sistemlerine, karşılıklı altyapı yatırımlarına dek uzanan 243 milyar dolarlık bir ‘paket’ açıklandı.
Trump, kameraların önünde “İlişkilerle 1.2 trilyon dolarlık ekonomik sinerji yaratacağız” dedi.
Ama ABD kamuoyunun gündeminde tek bir uçak vardı.
O da Katar Emiri’nin Trump’a hediye etmek istediği 400 milyon dolarlık ultra lüks Boeing 747-8... Biliyorsunuz Emir, bir benzerini Erdoğan’a da hediye etmişti.
★★★
Uçak hâlâ verilmedi. Ama mesele o uçağın fiziksel olarak hangarda olup olmaması değil.
Asıl mesele, o uçağın temsil ettiği yeni bir siyasi düzen.
Devlet başkanlarının artık sembolik hediyeler değil, altyapı düzeyinde “yatırım hediyeleri” alması.
Ve bu yatırımların, ticari değil, kişisel sadakat karşılığı yapılması.
★★★
Amerikan yasaları açık:
Bir başkan, 480 doları aşan hediyeyi kişisel kullanamaz.........
© Sözcü
