Derbiye yabancı hakem isteme olayı çok farklı bir boyut. Sezon başlamadan kulüpler ve federasyon enine boyuna konuşur, tartışır ve bir karar verilir. ‘Ben istedim yabancı hakem gelsin, ben istedim yabancı VAR gelsin’ diye olmaz. İki takım istese ve anlaşsa bile olay bitmez. O zaman diğer takımlara da hak doğar. Yarın düşme hattındaki takımlar da kritik maçlarda ‘Ben de yabancı hakem istiyorum’ diyecek. Bu iş, bir maçla falan olmaz. Maç oynanırken kural da değişmez. Bu işleri bırakalım. İlk yarıdaki maç yerli hakemle oynandıysa ikinci yarıdaki de yerli ile oynanacak. Burada önemli nokta yabancı VAR. Yabancı VAR düzgün olursa maçtan sakat iş çıkmaz. Şimdi olayın diğer tarafına geçelim. Danimarkalı yabancı VAR geldi. Mertens, hakemi aldatmaya yönelik bir hareket yaptı. Hiç temas yoksa sarı kart gösterilir ama en ufak bir temas varsa ‘Penaltı’ der, geçer gidersin. Ama arkadaşlar kitap her zaman bazı şeyleri yazmaz. O işin yorumu vardır. Mertens rakibin ayağı yerdeyken ayağını takıyor. Buradaki olayda temas var ama centilmenliğe aykırı hareketle temas var. Yani aleyhine endirekt vuruş vereceksin ve sarı kart kullanacaksın. Ama işte kitabı böyle okumazsan hakem de olamazsın, yorumcu da olamazsın.

Bakınız, işin net bir başka tarafı daha var. Pozisyonda yüzde 70 hata VAR’a, yüzde 28 de hakeme verildi. Mübalağa etmiyorum, yüzde 2 Mertens’e kesildi. Ey kamuoyu; Bu Galatasaraylı Mertens olur, Fenerbahçeli Dzeko........

© Sözcü