menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Umutlu insana övgü

20 22
previous day

Engizisyon, inquirere-inquisitio/araştırma-soruşturma, Katolik Kilisesinin yargı sistemiydi. Kilise bu yolla, görünüşte, sapkınlıkla mücadele ediyordu. Her şeyin kilisenin üzerine yığıldığı bir çağda, kilisenin inanç sistemine uymayan her şey sapkındı. Yalnız artık toplum kilisenin inancına sığmıyordu ve sapkınlık hızla artıyordu. Sapkınlık arttıkça kilise hırçınlaşıyor, önüne çıkan her şeyi ezip geçmeye çalışıyordu. Engizisyon kontrolden çıkmış kilisenin aldığı somut biçimdir; yıkılmak istemeyen, kendini korumak isteyen dindir.

Bu soruşturmalar, 12. yüzyılda Avrupa'da, büyük halk hareketlerine yanıt olarak başlatılmıştı. Bir yüzyıl sonra Papa IX. Gregorius, soruşturma yürütme görevini Dominikan ve Fransisken Tarikatlarına verdi. Tarikatsız engizisyon düşünemeyiz. Engizitörlerin çoğu, tıpkı bugünkü gibi, üniversitelerde ilahiyat ve hukuk öğreten rahiplerdi. Düşmanları çoğalıyor, çeşitleniyordu. Papa III. Pavlus tarafından 1542'de kurul Roma Engizisyonunun hedefinde Kalvenizm ve Lüterciler vardı. Tabii yanı sıra cadılık ve büyücülükle de mücadele edeceklerdi.

Bütün bunlar için kalabalıkları ikna etmek gerekiyordu. Bir manastıra ya da piskopos konağına yerleşen engizisyon sorgucusunun ilk işi halkı kilisede toplayıp uzun vaazlar vermekti. Bu vaazlar cadı avına giriş mahiyetindeydi. Her şey o uzun vaazlardan sonra başlıyordu. İspanyol Engizisyonun hedefinde Müslümanlarla Yahudilerin Hristiyanlaştırılması, Katoliklik dışı mezheplerin baskılanması gibi ağır görevler vardı. Pavlikanlar, Bogomiller, Moriskolar, Müslümanlar, Yahudiler, Ortodoks Hıristiyanlar, herkes düşmandı. 15. yüzyılda engizisyon dolayısıyla 200 bine yakın Yahudi İspanya'yı terk etti. Kalanlar Hıristiyanlığı kabul etti, küçük bir bölümü Kripto Yahudiliğe, Morrano, geçti. Grenadalı Müslümanlardan Hıristiyan olmaya direniş gösteren Moriskolar, moro’lardan-müslümanlardan geriye kalanlar, olarak adlandırılan küçük bir gurup Kripto Müslümanlığa geçti. Ancak gizlenmek de yetmedi, ta Kuzey Afrika’ya sürüldüler bir daha başkaldırmasınlar diye.

Bütün bunlar bize Orta Çağı hatırlatıyor ama tamamı Rönesans dönemindedir. En azgın dinsel saldırılar, engizisyon-cadı avı, Orta Çağ’a değil Rönesans dönemine aittir. Çünkü Orta Çağ kilisenin çağıydı, o çağda bir Katolik barışı kurmayı başarmışlardı ve kendilerini düzenin mutlak hâkimi sanıyorlardı. Silaha sarılmaları için yeni fikirlerin ortaya çıkması, insanın başkaldırması gerekiyordu. Savaş insani bir etkinliktir. Orta Çağ’da insani bir etkinlik bulamıyoruz, çünkü insan henüz yoktur. İnsan yoksa din vardır. İnsansız din ise Orta Çağ’dır. İnsan başkaldırdığında karşısında kurumsallaşmış dini bulur. Rönesans işte budur.

***

Demek ki engizisyonun ortaya çıkması için öncelikle ortalıkta insanın olması gerekir. Orta Çağ’da insan yoktu ve sadece din vardı. Dolasıyla baskı da yoktur. İnsan yoksa, bunlara neden ihtiyaç duyulsun? Rönesans’ta insan ortaya çıkmaya başlamıştı. Katolik kilisesi insanı görünce dehşete kapıldı, engizisyon bu dehşetin dinsel ifadesinden ibarettir.

Rönesans döneminin........

© soL


Get it on Google Play