Çorumspor maçı öncesi, taraftarlar arasında giderek yükselen kazanma aruzusunun takım üstünde istenmeyen bir baskıya dönüşmemesi için, bu yazıyı yazma zorunluluğunu hissetim. Geçen sezon’un özellikle iki yarısında Amedspor’un sergilediği arzulu, coşkulu, agresif ve kazanmak amacıyla sergilenen sonuç odaklı oyun, maalesef, çok çeşitli nedenlerden ötürü bu sezon hiç sahne alamadı. İki lig arasındaki fark, Bu lig de Amedspor’un ilk olması ve acemiliği gibi nedenler meşru kabul edilirse, bu durum anlaşılabilir ama bu durumun en mantıklı sebebi ne olursa olsun, duygu düzeyinde hiçbir taraftar, buna ‘’olur böyle şeyler’’ demez, demiyor da. Son dönemlerdeki tartışmaların kökeninde de bu duygu eksikliği ve geçen sezonun kazanma alışkanlıkları yatıyor.

Çorum maçı, play-oof biletinin bir ucundan tutma maçıdır ve bu maçı ancak sakin, serinkanlı ve kendi oyununa odaklanmış bir Amedspor kazanabilir. Maç öncesi iki takımın kartlarına bakıldığında, Amedspor’un bu maçı her yönüyle kazanma potansiyeli taşıdığı kolayca görülebilir, Yetenek, tecrübe ve bilgi birikimi olarak Amedspor, Çorumspor’dan çok daha iyi bir takım. Geriye bu verilerin söylediği şeyleri yapmak kalıyor. O nedenle duygusal tonu biraz yüksek ve mantığı oyunun kendisini yücelten bir söylem tutturmak bana çok mantıklı geldi. Oyuncuların omuzlarında biriken baskıyı al ve maçı kazan.

Futbol, sadece skor tabelasının soğuk rakamlarından ibaret değildir; sahadaki mücadele, kolektif ruh ve oyunun kontrolüdür asıl........

© Serbestiyet