menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hemme’nin susturduğu şeyler: Sınıf, sessizlik ve duygulanımın politikasına dair

8 1
07.06.2025

Hemme’nin Öldüğü Günlerden Biri, ilk bakışta taşranın ağır havasında sıkışıp kalmış bir bireyin durağan yaşamını anlatan minimalist bir film izlenimi veriyor. Ancak bu görünürdeki sakinliğin altında, bütün bir toplumsal düzenin görünmez haritası yatıyor. Film, Eyüp’ün kişisel çıkmazlarından çok daha ötesine; bu çıkmazların dile getirilememesine yol açan yapısal eşitsizliklerin kendisine odaklanıyor.

Buradaki sessizlik salt bir estetik tercih değil, sistemin ürettiği bir zorunluluk. Sessizlik, sınıfsal konumun dayattığı bir iletişim biçimi haline geliyor. Filmde konuşmanın imkansızlığı, sadece karakterlerin iç dünyasından değil, konuşmanın yankı bulamayacağı bir toplumsal zeminden kaynaklanıyor. Zira konuşma hakkı bir ayrıcalığa dönüştüğünde, suskunluk direnişin son kalesi oluyor. Film tam da bu noktada, sözün tükendiği yerde başlayan o derin sessizliğin içine bakıyor; sesi duyulmayanların dünyasını onların gözünden yansıtıyor.

Eyüp karakteri, öfkesini içselleştirmiş, adaletsizliğe karşı bir karşılık bulamayacağını bilen bir figür. Bu öfke, ifade edilmek yerine bedenin içine çekilir, orada birikir. Film boyunca Eyüp’ün suskunluğu, bir tür duygu yüküne dönüşür; dile dökülemeyen bir öfkeye tanıklık ederiz. Dolayısıyla, konuşamamak burada yalnızca bir iletişim biçimi değil, aynı zamanda bir duygulanım........

© sendika.org