menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tolga Birgücü yazdı: Müzede tarih fiyaskosu

7 0
12.04.2025

İnsan bir müzeye girerken, geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkacağını düşünür. Hele ki, Karadeniz’in en büyük müzesi olarak lanse edilen, hırçın dalgalarından esinlenildiği sözleriyle açılan ve bakan eliyle kurdele kesilen bir yapıya adım atıyorsa, beklentiler daha da yükselir.
Ancak gerçekte, bu müze, tarihi değerlerimizin üzerine örtülmüş bir alüminyum mezar taşı gibi duruyor Samsun’un göbeğinde.
Amisos Mozaiği: Görmek için trambolin lazım
Müzenin kalbinde, en önemli buluntulardan biri olan Amisos Mozaiği yer alıyor. Ama nasıl yer almak! Mozaiğe erişmeye çalışanlar parmak uçlarında yükseliyor, kimisi zıplıyor, kimisi gözlerini kısıp kafasını yana eğiyor, çünkü sergileme değil, saklama sanatı icra edilmiş burada. Görmek için trambolinden zıplamanız lazım. Bu değerli mozaik, üzerine cam bile konmadan, düz zemine gömülerek adeta ‘bakma da unut’ mesajı veriyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın gözünden kaçtıysa yazık, bilerek yapıldıysa daha da yazık.
Labirent içinde tarih: Kronolojiye veda
Müzenin içinde ilerlemek ise adeta bir labirent oyunu. Kronolojik bir sıra bekliyorsan, bırak o beklentiyi kapıda. M.Ö.’den M.S.’ye değil, sağdan sola, yukarıdan aşağıya bir koşturmacaya sokuyor seni. Bu yapının içinde tarih değil, panik dolaşıyor. Yönlendirmeler mi? Onlar da kendi tarihini yazmaya çıkmış, çünkü yol göstermiyorlar, yol kaybettiriyorlar.
Işıklar ve gölgeler: Şaşılık manifestosu
Ve ışıklar… Aman o ışıklar! Bir mühendislik........

© Samsun Gazete Arena