Genç bir ebeveyn olarak ne bekliyoruz?
Geçtiğimiz Şabat sabahı önce Kemerburgaz ardından da akşam duası saatlerinde Şişli Sinagogu’ndaydım. Ne mutlu ki her iki sinagogumuz da, gerek günümüz yaşamının yoğunluğu gerekse de malum olumsuz şartlara rağmen her Şabat zorlanmadan cemaat toplamayı başarıyor.
Kemerburgaz Sinagogu’muzda genç yahidlerden oluşan cemaat umutlarımı yeşertirken, Şişli Sinagogu’muzda da vekaleten Hahambaşılık görevini alan Rav David Sevi’nin her zamanki babacan tavrı, oğlumla sohbet edip, sabırla defalarca şeker vermesi beni mutlu etti.
Değerli hocam Rav İzak Alaluf da Şabat duasında her zamanki güçlü hitabeti ile bir yandan gençlere gündemi hatırlatırken Tora’mızdan yaşanmış örneklerle bize yol gösterdi. Ne mutlu ki, sonbaharda yapılması planlanan Hahambaşılık seçimlerinde olası tüm aday hahamlarımız toplumumuzun içinden ve Rahmetli hocam Rav İshak Haleva’nın izinden gitmekte tüm gayreti gösterecekler.
Beni asıl iki buçuk yaşında bir erkek evlat babası ebeveyn olarak endişelendiren, gerek toplumum gerekse de çok sevdiğim ülkemle ilgili gelecekte bizi nelerin beklediği konusu.
Her geçen gün artan hayat pahallılığı üstüne de Türkiye’de Yahudi olmanın zorluğu eklenince “İlerde oğlumun eğitim hayatının sonuna kadar şimdiki şartlarında Musevi Lisesi’nde okutabilecek miyim?” sorusu eminim sadece benim değil tüm genç velilerin gündemini oluşturuyor.
Her geçen hafta Şalom’daki ilanlarda gördüğümüz vefat haberleri sayımızın ne denli........
© Şalom
