menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Öz ve kabuk

16 0
17.04.2025

İnançta, amelde, ahlakta, muamelatta aşırı iki uç olan ifrat ve tefritten uzak kalıp vasat olan orta yolda gidebilmek hiç de kolay değildir. Tarih boyu Müslüman gruplar arasında meydana gelen problemler ve Müslümanların ferdi olarak yaptıkları hatalar bunu açıkça göstermektedir.

Kur’an-ı Kerîm, ümmet-i merhume olan ümmet-i Muhammed (asm) hakkında şöyle der:

“Böylece, sizi vasat (aşırılıklardan uzak dengeli) bir ümmet yaptık.”[1]

Âyeti “ümmet-i Muhammed denge ümmetidir, hiçbir aşırılıkları yoktur, hep istikamet ve itidal üzeredirler” şeklinde anlamak, tarihî realiteye ve günümüzde gördüğümüz manzaraya ters düşmektedir. Çünkü 73 Fırka hadisinde de nazara verildiği üzere, İslâm ümmeti içinde pek çok fırkalar çıkmış[2] ve bunların çoğu istikametten uzak kaldığından kendilerine “fırak-ı dâlle: sapmış gruplar” denilmiştir. Bu durumda âyet, ümmet-i Muhammedin (asm) esas ve prensipler itibariyle diğer ümmetlerden daha seçkin kılındığını ifade etmektedir. Bu esas ve prensipleri uygulamak veya uygulamamak ise, Müslümanların tercihine bırakılmıştır. Âyetten şu mesajı alabiliriz:

“Size bildirilen esas ve prensipler, sizi en seçkin ümmet yapacak bir kuvvete sahiptir. Öyle ise, dinin esaslarını iyi bilin, size anlatılan prensiplere göre hareket edin, böylece istikametli yolda gidin. Aşırı birer uç olan mağdup ve dallin güruhlarının taşkınlıklarına uymayın. Hayatınız boyunca, her iki yanı birer uçurum hükmünde olan dosdoğru yolda dosdoğru bir şekilde ilerleyin, sırat-ı müstakim üzere yaşayıp sizi cennete ulaştıracak sırattan selâmetle geçin.”

Arapların “İslam bir vâdide, biz........

© Risale Haber