Hislerle Yola Çıkmanın Bazı Sonuçları
Hissiyatın hükümferma olmasının hayata yansıyan pek çok eksileri vardır. Bediüzzaman böyle bir bakışla âleme ve olaylara bakan kimselerin dünya görüşü ve mezheplerini meydana getiren şeylerin çoğu kere şu üçü olduğunu söyler:
1-Taassub (Körü körüne bağlılık)
2-Başkasını dalalette görmek.
3-Safsata (Delil olmayacak şeylerle istidlalde bulunmak).
Hâlbuki bunların her biri,
- Dinen kötülenmiştir.
- İslâm kardeşliğine aykırıdır.
- Hepimiz insan olduğumuza göre, insaniyete aykırıdır.
- Fıtrî yardımlaşmaya terstir.[1] Çünkü aynı dinden olmasak bile diğer insanlarla komşuluk ve ticaret gibi münasebetlerimiz olabilir ve olmalıdır.
İslâm Dininin ilk kaynağı olan Kur'an taassup gibi körü körüne bağlılığı ifade eden durumları kötü sayar ve şöyle der:
“Onlara, ‘Allah’ın indirdiğine ve Peygamber’e gelin’ denildiğinde, ‘atalarımızı ne üzere bulduksa o bize yeter’ dediler. Peki, ya ataları bir şey bilmiyor ve doğru yolu bulamamışlarsa da mı (onlara uyacaklar)?”[2]
Öte yandan bir delile dayalı olmadan başkasını dalalette görmeyi yasaklar:
“Ey iman edenler! Allah yolunda cihada çıktığınız zaman, iyice araştırın. Size selâm veren kimseye, dünya hayatının menfaatini gözeterek, ‘Sen mü’min değilsin’ demeyin.”[3]
Keza pek çok yerde İblisin Hz. Âdem’e secde etmeme gerekçesini safsata olarak görür. Şöyle ki:
Allahu Teâlâ “Âdeme niye secde etmedin?” diye sorduğunda İblis şöyle cevap verir:
“Ben ondan daha hayırlıyım. Beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın.”© Risale Haber
