Sünnetin Dindeki Yeri (1)
Bütün müminlerin bilmeleri gereken husus şu ki, Sünnet, Rasulullah’ın (s) hayat tarzıdır. Kur’an’ın 23 yerinde (أَطِيعُوا اللَّهَ وَأَطِيعُوا الرَّسُولَ) “Allah’a ve Onun Resûlüne itaat edin” ifadesiyle Rasulullah’ın uygulamalarına ve hayat tarzına itaat emredilmiş, Rasulullah’a isyan edenlerin küfre düşeceği beyan edilmiştir.
İmam Şafii (r) (وَأَنزَلَ اللَّهُ عَلَيْكَ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَعَلَّمَكَ مَا لَمْ تَكُن تَعْلَمُ) “Allah sana kitabı ve hikmeti indirmiş, bilmediğini sana öğretmiştir”[1] ayetinde geçenb “Kitab” kelimesinin Kur’an, “Hikmet” kelimesinin de Sünnet olduğunu vurgulamıştır.[2] Ayrıca (وَمَا يَنطِقُ عَنِ الْهَوَى إِنْ هُوَ إِلَّا وَحْيٌ يُوحَى) “O kişisel arzularına göre konuşmamaktadır. O(nun size söyledikleri), kendisine indirilmiş vahiyden başka bir şey değildir”[3] ayetinde yer alan (ومَا يَنطِقُ)’deki zamirin Resûlüllah’a (s) raci olduğunu söyler.[4] Bu yüzden şöyle denilebilir: Kur’an vahiydir, sünnet de vahyin beyanı ve açıklamasıdır.
Sünnet İslam’ın ikinci ana kaynağıdır. Bu açıdan önemi büyüktür. İslam’da kanun koyucu (şarî) Allah ve O’nun Resûlü olmak üzere ikidir. Sünnet, tam anlamıyla Kur’an’ın uygulama alanıdır. Deyim yerindeyse Sünnet, Allah’ın muradının tezahür ettiği sahadır. Zira Kur’an’ın kapalı hükümlerini açan, izah isteyen lafızlarını şerh eden Sünnettir.
Kur’an-ı Kerim, İslam’ın temel kural ve esaslarını belirlerken Sünnet bu temel kuralları şerh etmekte ve açıklığa kavuşturmaktadır. Bu itibarla Kur’an’ın bir numaralı tefsiri durumundaki Sünnet olmadan, dinin en iyi şekilde anlaşılması mümkün değildir. Hem çok sayıdaki Kur’an ayetleri hem de Sünnette yer alan çok sayıda hadis, Hz. Peygamber’e (s) itaati emretmekte ve Sünnetin dinde hüccet olduğunu ifade etmektedir.
Hz. Peygamber’in (s) itaatini emreden bütün ayetler aynı zamanda Sünnet’in de hüccet olduğuna delalet eder. Allah şöyle buyuruyor: (يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا أَطِيعُوا اللَّهَ وَأَطِيعُوا الرَّسُولَ وَلَا تُبْطِلُوا أَعْمَالَكُمْ) “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Peygamber’e itaat edin. Amellerinizi boşa çıkarmayın.”[5] Bu ayette, Resûlüllah’a itaat etmeyenlerin amelinin boşa çıkacağı vurgulanıyor.
Yine Nisa Suresinin 80. Ayetinde şöyle buyuruyor: (مَّنْ يُطِعِ الرَّسُولَ فَقَدْ أَطَاعَ اللّهَ وَمَن تَوَلَّى فَمَا أَرْسَلْنَاكَ عَلَيْهِمْ حَفِيظًا) “Kim peygambere itaat ederse, Allah’a itaat etmiş olur. Kim yüz çevirirse, (bilsin ki) biz seni onlara bekçi göndermedik.”........
© Risale Haber
