menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hukuk

9 0
04.04.2025

Risale-i Nur'dan bir paragraf: "İnsandaki kuvve-i şeheviye, kuvve-i gazabiye, kuvve-i akliye Sâni' tarafından tahdid edilmediğinden ve insanın cüz'-i ihtiyarîsiyle terakkisini temin etmek için bu kuvvetler başıboş bırakıldığından, muamelâtta zulüm ve tecavüzler vukua gelir. Bu tecavüzleri önlemek için, cemaat-i insaniye çalışmalarının semerelerini mübadele etmekte adalete muhtaçtır. Lâkin her ferdin aklı, adaleti idrakten âciz olduğundan, küllî bir akla ihtiyaç vardır ki; ferdler, o küllî akıldan istifade etsinler. Öyle küllî bir akıl da ancak kanun şeklinde olur. Öyle bir kanun, ancak şeriattır." (İşarat-ül İ'caz)

Evet, insan kendisinde bulunan kuvvelerin derecesine göre çeşitli hallere girebilen bir varlıktır. Bu 3 kuvvenin ifrat mertebesi sapıklığa, zulme, dolandırıcılığa ve daha nice kötülüğe sebep olur. Bu 3 kuvveyi bireysel planda had altına alacak olan şey din olduğu gibi sosyal anlamda düzene sokacak olan şey ise dinin hukuku olan şeriattır.

Gerçi batı tarzı hukuk Roma hukuku ile Hz. İsa'dan öncesine zamanlansa da 124 bin peygamberden sadece 20-30 tanesinin adını bildiğimizden Roma hukukunun da temeli İlahi bir saike dayanıyor olabilir. Zaten her türlü hukuk kurallarına meşruiyet kazandıran ve her vicdanda bir savcı ve polis bırakan şey........

© Risale Haber