menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tesadüm-ü Efkâr ve Kabil-i İltiyam Meselesi

16 0
26.03.2025

Bediüzzaman Hazretleri bir çok meseleye işaret ettiği gibi "tesadüm-ü efkâr" meselesi ile "ebedî kabil-i iltiyam olmamak suretinde bir inşikak" tehlikesini, birbiriyle sıkı münasebet içinde olarak bizlere izah etmektedir. Zira hak namına ve hakikat hesabına olan fikir ayrılıkları hayırlı bir inkişaf doğururken, nefs-i emmare hesabına ve tarafgirlik saikiyle hareket eden ihtilaflar milletin kuvvetini zayıflatır, hatta hiçe indirir. İhtilaf doğurur inkişa’a sebep olur.

Müspet ve Menfi İhtilafın Ayrımı

Bediüzzaman Hazretlerinin ihtilaf meselesine yaklaşımı çok farklıdır. İhtilafın iki şekilde tezahür edebileceğini ifade ederek kavram karmaşasının önüne geçmektedir.

Müspet ihtilaf: Fikirlerin çarpışması, hakikatin inkişafına, yeni yaklaşım tarzları ve düşüncelerin meydana çıkmasına hizmet eder. Hakikatin her köşesini izhar eder ve ilmin terakkisine vesile olur. Bugünkü teknoloji ve ilim buna en güzel misaldir.

Menfi ihtilaf: Tarafgirane, garazkârane ve nefis hesabına olan fikir ayrılıkları, hakikati perdelediği gibi, fitne ve tefrikanın kaynağı olur. Bu tür ihtilaflar millet içinde ebedî bir yarılmaya ve inşikaka sebep olabilir.

Bu hususta, Mektubat’ta ihtilafın mahiyeti şöyle beyan edilmektedir:

"Hadîsteki ihtilaf ise, müsbet ihtilaftır. Yani: Herbiri kendi mesleğinin tamir ve revacına sa’y eder. Başkasının tahrib ve ibtaline değil, belki tekmil ve ıslahına çalışır. Amma menfî ihtilaf ise ki: Garazkârane, adavetkârane birbirinin tahribine çalışmaktır; Hadîsin nazarında merduddur. Çünkü birbiriyle boğuşanlar, müsbet hareket edemezler."[1]

Menfi ihtilafın akibeti hiç şüphesiz ki kuvvetin, kazanım ve birikimlerin zayi olması olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bediüzzaman Hazretleri, "Türk unsurunda ebedî kabil-i iltiyam olmamak suretinde bir inşikak" çıkacağına dair beyanında, millet içinde menfi ihtilaf ve tefrikanın milletin iç kuvvetini kendi içinde tüketerek onu zayıf düşüreceğini, hatta yok olma tehlikesine sürükleyeceğini haber vermektedir. Bir tür iç savaş gibi ama ya fiziki ya fikrî olarak.

Kur’an-ı Kerim de bu tehlikeye şöyle işaret eder:

"Ve Allah'a ve Resûlüne itaat edin, çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız ve gücünüz elden gider."[2].

Nitekim tarih boyunca büyük devletlerin yıkılmasının en mühim........

© Risale Haber