menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Maneviyata Yabancılaşan Gençlikle Bir Hasbihal

20 0
28.04.2025

Uzakta Değil, Unutulmuş Sadece...

Bugünün gençliğine baktığımızda teknolojinin parıltısında, hız ve haz asrında zamanın girdabında savrulan bir nesil görüyoruz. Bilişsel ve davranışsal olarak önümüzde çok absürt tablo görüyoruz maalesef. Ama unutulmamalı ki bu nesil yerden soğan gibi bitmedi, gökten taş olarak düşmedi.

Bu nesil bizim eserimiz.

Gençlerimizin çoğunun her şeyi var, ama bir şey eksik: huzur. Sessizliğe tahammülsüz, derinliğe uzak, sabra düşman olmuş bir çağdayız. Çünkü hız ve haz asrındayız. Maneviyat ise, artık yalnızca yaşlıların dilinde, cami duvarlarında kalan bir “eski zaman” kelimesi gibi duruyor.

Halbuki unuttukları bir hakikat var:

Kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur.”1

Maneviyat, sadece tesbih çekmekten, dualar ezberlemekten ibaret değil. Asıl olan, bir amacın olması, bir yöne doğru yürümen, sabah uyandığında neden yaşadığını hatırlaman. Bu da ancak ruhu besleyerek, vicdanı diri tutarak olur.

Unutulmamalı ki “Gaye-i hayal olmazsa veyahut nisyan veya tenasi edilse; ezhan enelere dönüp etrafında gezerler.”2

Yani insan bir gaye uğurunda adım atmazsa ömrü telef olur. Huzursuzluk, psikolojik rahatsızlıklar ve anksiyeteyi kendimiz bizzat davet etmiş oluruz.

Bugün ekranlar öğretmenimiz, influencerlar rehberimiz oldu. Ama kimse ruhun açlığından bahsetmiyor. Zihin dolu ama gönül boş… Toplum mühendisliğine soyunanlar ve soyundurulanlar toplumda olumsuz rehberlik ve mimarlık yapıyorlar. Peki, bununla bunlarla nereye kadar?

Efendimiz (asv) buyuruyor ki:

“Kalpte bir et parçası vardır; o iyi olursa bütün beden iyi olur. O bozulursa bütün beden bozulur. Dikkat edin, o kalptir.”3

Bu Hadis-i........

© Risale Haber