menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Baharın Tevhid Nağmeleri

10 0
25.04.2025

M. Burak Tunay

Ankara'nın dingin ve mütevazı iklimi içinde, Hacı Bayram-ı Veli Hazretleri'nin müderrisi olduğu dergâhın avlusu, baharın ilk müjdecisi olan erguvan ağaçlarının pembe çiçekleriyle süslenmişti. Güneşin altın rengi ışıkları, taş döşeli avluyu ısıtırken, etrafında toplanmış olan dervişler, büyük bir merak içinde onu dinlemeye hazırlanıyorlardı.

Hacı Bayram-ı Veli Hazretleri, her zamanki gibi vakur ve mütebessim bir sima ile sedirde oturuyordu. Gözleri, baharın canlandırdığı her bir detayı tefekkürle meşguldü. Bir süre sessiz kaldıktan sonra, çektiği besmeleyle hamdini izhar edip salavat-ı şerife getirmesinin ardından sözüne başladı:

"Ey dostlarım, canlarım! Bakın şu etrafınıza, kışın soğuk ve haşin çehresinin ardından, Rahman'ın lütfuyla tabiat nasıl da yeniden dirilip canlanıyor. Toprak altında yeşeren her bir filiz, göğe doğru uzanan her bir dal, rengârenk çiçekler açan her bir ağaç, bize Rabbimizin isimlerinin sonsuz nakışlarını gösteren bir kaside gibi değil mi? Her yeni günün şen şakrak tevhid nağmelerini mahlûkatın dilinden sonsuz merhametiyle bize nasıl da gösteriyor."

Dervişler, Hazretin her kelimesini can kulağıyla dinliyor istifadeye çalışıyorlardı. Bazılarının gözleri, avludaki çiçeklere takılmış, bazılarınınki ise Hazretin mütebessim nurlu yüzünde geziniyordu.

Hacı Bayram-ı Veli Hazretleri sözlerine devam etti: "İşte tıpkı bu bahar gibi, insan kalbi de kışa benzeyen gafletten sıyrılamaz ve tevhid nurundan uzak kalırsa soğuyup katılaşabilir, dünya telaşının tozuyla kirlenebilir. Ancak, ilahi bir nefesle, bir tefekkür yağmuruyla, bir zikir güneşiyle o kalp yeniden yeniye canlanır, yeşerir ve en güzel meyveleri vermeye başlar. Nasıl ki bu toprak, bağrında nice tohumu saklıyorsa, insan kalbi de nice güzellikleri, nice marifetleri barındırır. Unutulmamalıdır ki nur ve zulmet aynı kalpte barınamaz. Hangisi galip........

© Risale Haber