Yöneticileri Eleştirebilmek…
Toplumumuzda eleştiri geleneğinin tam yerleşmemesi devlet yönetme geleneğimizden kaynaklanmaktadır. Geçmişte padişahın etrafında toplanan kişiler varlıklarını sisteme değil, sultanın varlığına ve ihsanına bağlamışlardı. Padişaha yakın oldukları, ona hürmette kusur etmedikleri müddetçe varlıklarını güçlü kılmışlardı.
Ahmet Ağaoğlu Üç Medeniyet adlı eserinde Doğu toplumlarında devlet idare geleneğini anlatmak için amcasının yaşamış olduğu şu hikâyeyi anlatmaktadır:
Amcam Ali Bey, Karabağ’da Aras Nehri kenarında bulunan malikânesine gider. Nehrin öteki yakasında oturmakta olan İran hanlarından birisi amcamı misafirliğe davet eder. Amcam davete icabet eder. O zaman veliaht olan ve daha sonra da Şah olacak olan Muzaffereddin o taraflara av için gelir. Amcamı davet eden han sahibine misafir olur. Ev sahibi, amcamı veliaht ile tanıştırır. Avdan sonra bir mevkide istirahat ederken veliaht dürbünü ile ufka doğru bakar ve derhal yanındakilerden birisini yanına çağırır: Şu dağın yamacında çok güzel bir at ve atın sırtında çok güzel bir halı var, gel bak” der. O kişi dürbünü alır, gösterilen yere doğru düzeltir ve derhal “ Beli kurban, ne güzel bir at ne güzel bir kilim” der. Bundan sonra etrafındaki diğer kişiler de aynı surette davet edilir ve aynı tarzda cevap........
© Pusula Gazetesi
