menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kul, Tebaa, Vatandaş

11 5
11.06.2025

Siyaset felsefesinde yurttaşlığın kul, tebaa ve vatandaş olmak üzere üç aşamasının olduğu söylenmektedir. Bu sıralama toplumların gelişim yolculuğunu belirtmektedir. Bir toplum içinde bu üç grubu temsil eden zihniyete sahip bireyleri görmek mümkündür.

Kul, hiçbir hakkı olmayan, hükümdara, hakim güce karşı kadavra şeklinde bağlı olan, hükümdarın mülkiyetinin bir parçası konumunda olan kişidir.

Kul statüsünün bir üst tabakasını tebaa oluşturmaktadır. Tebaa olanlar bazen dini bir birlik olmakla birlikte hükümdara belirli anlaşmalar dahilinde sadakatlerini sürdürürler. Monarşi yönetimlerinde tebaa, hatta cemaat statüsü içinde orta halli, isyankâr olmayan, belirli şartlarda kendilerini ifade edebilen yapıları bulunmaktadır. Türkiye’de bu yapının özelliklerini taşıyan insan sayısı fazladır.

Bunun üst yapısını vatandaşlık oluşturmaktadır. Bu yapıda olanlar bireyselleşmiş, özne olan, haklarını arayan, eleştiren, daha iyisini isteyen, özgürlüğünden taviz vermeyen bir anlayışa sahiptirler.

19. yüzyılda Osmanlı’da vatandaşlarının birçoğu kul seviyesinde olmakla birlikte, orada tebaa seviyesinde olan, hatta bugünkü vatandaşlardan daha bilinçli bireyler bulunmaktaydı.

Cumhuriyet fikrinin temelleri Osmanlı’nın son yüz elli yılında atılmıştı. Cumhuriyet fikri bu ülkeye aniden gelmemiş, bu uğurda on binlerce kişi çok büyük mücadeleler vermiştir. Savaşlar Osmanlı’da sadece halkı değil, fikir dünyasındaki bütün düşünürlerimizi de perişan etmişti.........

© Pusula Gazetesi