Bu bir tespittir. Erzurum helvasını karamayan, söküğünü dikemeyen bir şehirdir. Tarihi eserler açısından açık ara Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun en zengin şehri. Yöresel ürünler ve doğal güzellikler açısından da öyle. Ama gelin görün ki, her Cumhuriyet Bayramı veya 23 Nisan ya da 19 Mayıs tatillerinde inşalar Diyarbakır, Mardin, Van, Urfa, Antep’e akarken Erzurum, aynı ilgiyi görmüyor.

Onların yaptığı, bizim beceremediğimiz şey ne öyleyse?

Gazete Pusula’da okumuşsunuzdur, “Erzurum’da Türk Mutfağı Haftası sebebiyle lansman kahvaltısı düzenlendi.” Lansman olunca Palandöken dağında olması gerekiyor. Yabancı kelime kullanımına o kadar mahkum olmak gerekiyor mu?

Tartışmak gerekiyor.

Haber şöyle başlıyor; “Palandöken Dağı'ndaki Büyükşehir Belediyesine ait bir tesiste "Türk Mutfağı Haftası" kapsamında düzenlenen programda, yöresel lezzetler cağ kebabı, kadayıf dolması, ayran aşı, su böreği, lor dolması ve kahvaltılık ürünler ile tescilli ürünlerin tanıtımının ulaslararası düzeye taşınması gerektiği belirtildi.”

Bence önce Erzurum’a tanıtmak gerekiyor!

Lansman(ın), sunum veya........

© Pusula Gazetesi