Hadi Gel, Finans Köyümüze Geri Dönelim
Finlandiya’da öğrenciler “Yrityskylä” (İş Köyü) projesiyle bir iş kasabasına dahil oluyor ve burada bir gün boyunca iş dünyasını deneyimlemeleri sağlanıyor. Büyük şirketlerin ve üniversitelerin sponsor olduğu İş Köyü’nde, çocuklar iş hayatından girişimciliğe, finansal becerilerden toplumsal katılıma dek birçok beceri ve deneyimi edinip uygulama fırsatı buluyor.
- MENEKŞE TOKYAY
- 3 Şubat 2025
14 yaşındaki Ella, İş Köyü’nde CEO rolünü üstlendiğinde, içindeki heyecanı zar zor bastırmaya çalışıyordu. Şirketine verilen sanal bütçe ve kaynaklarla, karşısında bir seçim vardı: Kısa vadede kârlı olabilecek bir yatırım mı, yoksa çevreci bir enerji çözümü mü?
Toplantı masasındaki ekip üyelerinin gözlerinin ta içine baktı. “Eğer rüzgâr enerjisine yatırım yaparsak, başlangıç maliyetimiz yüksek olur” dedi, beyaz tahtaya gelir tablosunu çizerken. “Ama uzun vadede hem çevre dostu oluruz hem de sürdürülebilir bir gelir kaynağı yaratırız.”
Ekibinden bir kişi, “Ama Ella, bu riskli olabilir. Rakiplerimiz daha hızlı kâr elde ediyor” diye itiraz etti. Ella, bir CEO gibi sakince cevap verdi: “Kâr değil, güven kazanacağız. İnsanlar çevreye duyarlı bir şirketi desteklemek isteyecek.”
O gün Ella’nın aldığı karar, sanal senaryoda şirketi lider bir konuma taşıdı. İş Köyü’ndeki diğer öğrenciler, bu kararın hem ekonomik hem de etik yönünü tartışırken Ella kendini ilk kez geleceğin dünyasında gerçekten fark yaratabilecek bir kadın lider gibi hissetti.
Çıkışta öğretmenine muzipçe dönüp, “CEO olmak sadece karar vermek değilmiş, insanları ikna etmek de gerekiyormuş” dedi.
Öğretmen ise ona gülümseyerek, “Bunu anlaman, en büyük yatırım” diye yanıt verdi.
Erken Başlayın
Bir toplumun bugünü ve geleceği, sadece bugün yetiştirdiği bireylerin akademik başarılarına, karnelerindeki notlara değil, onlara kazandırdığı yaşam becerilerine de bağlı. Ne güzel demiş Warren Buffett, “Erken başlayın. Çok yüksek bir tepeye sahip olmanın püf noktası ya çok genç yaşta başlamak ya da çok yaşlı olarak yaşamaktır.”
Bu ideali pratiğe döken ülkelerden biri, Finlandiya… Son dönemde eğitim alanındaki yaklaşımından ücretsiz okul yemeğindeki kararlı duruşuna, öğrencilerin haftalık ödev yükünün azaltılmasına dek birçok alanda örnek alınan bu ülke, çocuklarına sadece bilgi değil, aynı zamanda hayatta kalmanın, yılmazlığın ve hayatta başarmanın tüm araçlarını uzun süredir sağlıyor.
Ne de olsa karneler notlarla dolup taşar ama yaşamda, o karnelerin satır aralarındaki becerilerle ilerler insan… Finlandiya, bu satır aralarını doldurmayı başaran öncü bir ülke…
Gıpta etmemek ise imkânsız…
Bu açıdan 2030 yılına kadar dünyanın en iyi finansal okuryazarlığına sahip toplumu olmayı hedefleyen, aynı zamanda 2018 yılında OECD’nin PISA sıralamasında okullarda finansal okuryazarlık açısından Estonya’nın ardından ikinci sırada yer alan Finlandiya’nın çocuklara finansal okuryazarlık eğitimiyle çizdiği vizyon dikkate değer.
OECD, finansal okuryazarlığı, sağlam finans kararları almak, finansal farkındalık geliştirmek, finansal bilgi, davranış, beceri ve tutumlar edinmek üzerinden tanımlıyor.
İş Köyü Projesi
Geçtiğimiz günlerde Financial Times, Finlandiya’daki bir İş Köyü’nü ziyaret etti ve çocuklarda erken yaşta finansal okuryazarlığın oldukça yenilikçi ve vizyoner bir projeyle -gerçek hayatın bir simülasyonuyla- nasıl güçlendirilebileceğini bir kez daha gösterdi.
Finlandiya’da öğrenciler “Yrityskylä” (İş Köyü) projesiyle bir iş kasabasına dahil oluyor ve burada bir gün boyunca iş dünyasını deneyimlemeleri sağlanıyor. Bu, dünya çapında en iyi eğitim inovasyonu ödülü alan bir öğrenme modülü.
11-15 yaş aralığındaki öğrenciler ulusal müfredat kapsamında iş dünyasının, girişimciliğin ve ekonominin nasıl işlediğini öğrenirken aynı zamanda iş başvurusunda bulunmayı da öğrendikleri 10 derslik bir programa katılıyor.
Ardından, bulundukları şehrin yakınlarında kurulan bir depo içindeki “İş Köyü”ne bir günlüğüne bırakılıyorlar. Kendilerine verilen iş üniformalarıyla ekip çalışmasını pratik ediyor, kazandıkları parayla yiyecek ve içecek satın alıyor ve fazla harcama yaparlarsa acil nakit ihtiyacını nasıl karşılayacaklarını öğreniyorlar.
Yani çocuklar ekip çalışması yapıyor, bütçe yönetmeyi öğreniyor, para kazanmanın ve harcamanın sorumluluklarını kavrıyorlar. Kimi otel işletmeciliğini simüle eden bir oyunda strateji geliştiriyor, kimi bir şirketin CEO’su olup şirket hakkında hayati kararlar alıyor, boru hatlarına dair çevreci çözümler geliştirerek kendi start-up’ını kuruyor.
Öğrenciler burada yaparak öğreniyorlar; gerektiğinde de oyunlaştırıyorlar. Örneğin öğrencilere bir otel işletmenin nasıl bir şey olduğunu simüle eden bir oyun veriliyor ve kâh pandemi ortamında kâh yerel talebin yüksek olduğu bir durumda oda fiyatlarından pazarlama stratejilerine kadar bu oteli nasıl yönetebileceklerine dair karar almaları, kârlılığı hesaplamaları veya diğer rakipleri karşısında nasıl öne geçeceklerini belirlemeleri isteniyor.
Oda fiyatlarını düşük mü tutacak, personel maaşlarını mı kısacak, otelin sosyal medya üzerinde tanıtımını mı artıracak? Buna öğrenci karar veriyor ve en optimal finansal kararı veren öğrenci, oyunda o aşamanın galibi oluyor. Tüm bu finansal altyapı, öğrenciler arasında ileride kendi şirketini kuracak veya bir oteli yönetecek olanlara da çok güzel bir öngörü sağlıyor.
Finlandiya’nın en büyük şirketlerinin ve üniversitelerin sponsor olduğu........
© Perspektif
