menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye Bursları Programı: Eğitim Diplomasisi ve Yapısal Sorunlar

9 8
29.05.2025

Afrikalı öğrenciler, Türkiye’nin Afrika kıtası ile ilişkilerinde eğitim diplomasisi yoluyla stratejik bir rol oynamaktadır. Türkiye Bursları programı aracılığıyla eğitilen bu bireyler, ülkelerine döndüklerinde iki taraf arasındaki diplomatik, ekonomik ve kültürel köprüleri güçlendiren ‘yumuşak güç taşıyıcıları’ hâline gelmektedir. Ancak bu potansiyelin tam anlamıyla değerlendirilebilmesi için öğrencilerin ve mezunların karşılaştığı yapısal sorunların çözülmesi büyük önem taşımaktadır.

Küreselleşmenin hız kazandığı son 20 yılda, yükseköğretim sadece bireysel kariyer inşası değil, aynı zamanda ülkeler arası diplomatik, ekonomik ve kültürel ilişkilerin önemli bir aracı hâline gelmiştir. Özellikle Afrika kıtasından gelen öğrencilerin yurt dışındaki üniversitelere yönelimi, bu bağlamda dikkat çekici bir artış göstermektedir. Afrikalı öğrencilerin uluslararası hareketliliği, yalnızca eğitim temelli bir dinamik değil; aynı zamanda yumuşak güç, kamu diplomasisi ve insan sermayesi ekseninde değerlendirilen çok katmanlı bir olgudur. Bu çalışmada, Afrikalı öğrencilerin küresel yükseköğrenim eğilimleri incelendikten sonra, Türkiye’nin bu alandaki konumu ve Türkiye Bursları programı kapsamında yürütülen faaliyetlerin etkileri değerlendirilecektir. Ayrıca Afrika ülkelerinden Türkiye mezunlarının görüşleri alınarak yapısal sorunlar ele alınmış ve çözüm yolları önerilmiştir.

Afrikalı Öğrencilerin Küresel Düzeydeki Varlığı

Afrikalı öğrencilerin uluslararası eğitim alanındaki görünürlüğü son 20 yılda önemli ölçüde artmıştır. Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın verilerine göre, 2000 yılında yurt dışında eğitim gören Afrikalı öğrenci sayısı 281.000 iken, 2020 yılında bu rakam 624.000’i aşmıştır (Usman & Abayo, 2023). Bu artış, başta Sahra Altı Afrika olmak üzere kıtanın pek çok bölgesinde eğitim altyapısının yetersizliği, siyasi istikrarsızlık ve küresel burs programlarının çeşitlenmesi gibi faktörlerle ilişkilendirilmektedir (Trines, 2023).

Afrikalı öğrencilerin yoğunlaştığı başlıca ülkeler şu şekilde öne çıkmaktadır:

  • Fransa: 2022/23 döneminde 187.150 Afrikalı öğrenciye ev sahipliği yaparak ilk sırada yer almıştır. Özellikle Frankofon ülkelerden yoğun talep görmektedir ve uluslararası öğrencilerin yüzde 52’si Afrika kökenlidir. Fas (45.162), Cezayir (32.147) ve Senegal (15.250) en fazla öğrenci gönderen ülkeler arasında yer almaktadır.
  • Kanada: 2023/24 döneminde 100.000’in üzerinde Afrikalı öğrenci ağırlamıştır. Özellikle Frankofon Afrika’dan gelen öğrenciler ön plandadır.
  • Birleşik Krallık: 2023/24 döneminde 84.440 Afrikalı öğrenci kaydedilmiştir. Nijerya’dan gelen öğrenciler 57.505 kişiyle belirgin bir çoğunluğu oluşturmaktadır.
  • Çin: 2020/21 döneminde 81.500 Afrikalı öğrenciye ev sahipliği yapmıştır. Çin, 2018’de 50 bin burs taahhüdünde bulunmuştur. Tanzanya, Etiyopya ve Mısır öne çıkan ülkelerdir.
  • ABD: 2023/24 döneminde 64.290 Afrikalı öğrenci ağırlamıştır. Nijerya (20.029), Gana (9.394) ve Kenya (4.507) ilk üç sıradadır.
  • Türkiye: 2023/24 eğitim yılı itibarıyla Türkiye, toplamda 62.488 Afrikalı öğrenciye ev sahipliği yapmıştır. Mısır, Somali ve Sudan’dan gelen öğrenciler ilk üç sıradadır. 2024 yılında toplam burslu Afrikalı öğrenci sayısı 1.102’dir (YTB En Afrique, 2024).
  • Avustralya: 2023/24 verilerine göre 20.000’in üzerinde Afrikalı öğrenciye ev sahipliği yapmıştır, ancak kontenjanlar sınırlıdır.

Kaynak: HESA, t.y.; ICEF Monitor, 2024; Institute of International Education, t.y.; YÖK İstatistik, t.y.)

Türkiye Örneği: Yükselen Bir Eğitim Destinasyonu

Son yıllarda Türkiye de Afrika kıtasıyla ilişkilerini güçlendirmek amacıyla yükseköğretim diplomasisini stratejik bir araç olarak kullanmaktadır. Türkiye mezunu Afrikalılar, ülkelerinde dış ilişkiler, kamu yönetimi ve diplomasi gibi stratejik alanlarda aktif roller üstlenmekte; böylece iki taraf arasındaki siyasi ve diplomatik ilişkilerin güçlenmesine katkı sunmaktadır.

Türkiye mezunları ile yapılan görüşmelerde, katılımcılar Türkiye’de aldıkları eğitimin kendilerine hem kurumsal hem de kültürel düzeyde birikim kazandırdığını; mezuniyet sonrasında ise bu kazanımların, Türkiye ile ilişkilerde yapıcı bir etki yarattığını ifade etmişlerdir. Örneğin bir katılımcı, Türkiye’de eğitim gören Afrikalı öğrencilerin mezuniyet sonrası diplomasi, akademi ve iş dünyasında Türkiye ile bağlantılı projeler yürüttüğünü belirtmiştir (Katılımcı 1, Türkiye Mezunu, Senegal, kişisel iletişim, 25 Mart 2025). Bir diğer katılımcı ise Türkiye’de geçirilen sürecin yalnızca mesleki değil, aynı zamanda kültürel yakınlaşmayı da sağladığını, bu etkileşimin uzun vadede siyasi ilişkilere olumlu yansıdığını vurgulamıştır (Katılımcı 2, Türkiye Mezunu, Cibuti, kişisel iletişim, 22 Mart 2025).

Diğer bir katılımcı ise, Türkiye’de aldığı eğitim sayesinde ülkesine döndüğünde Türkiye’nin gönüllü bir elçisi gibi hareket edeceğini, Türkiye’yi tanıtma, ekonomik ve kültürel ilişkileri geliştirme, iş insanlarını ve turistleri yönlendirme gibi konularda aktif rol oynayacağını belirtmiştir. Ayrıca, Türkiye’nin uluslararası platformlarda karşılaşabileceği olumsuz durumlara karşı savunucu bir pozisyon üstleneceğini ifade etmiştir. Katılımcı, bu katkıların uzun vadede Türkiye ve ülkesi için önemli kazanımlar doğuracağını vurgularken, Türkiye’deki bazı kamu görevlilerinin bu potansiyelin yeterince farkında olmadığını dile getirmiştir (Katılımcı 3, Türkiye Mezunu, Fas, kişisel iletişim, 18 Mart 2025)

Türkiye burslusu öğrencilerin bazıları, ülkelerinde üst düzey kamu görevlerine atanarak bu ilişkinin ne denli derinleştiğini gözler önüne sermektedir. Nitekim Somali Savunma Bakanı olarak görev yapan Abdulkadir Muhammed Nur (Anadolu Ajansı, 2021), Libya Başbakanlığı da yapmış olan Muhammed El Manguş (Yüzbaşıoğlu, 2017) gibi isimlerin yanında çok sayıda Türkiye mezunu, ülkesine döndüğünde kamuda ve özel kuruluşlarda önemli görevlere getirilmiştir.

Türkiye’nin siyasi ve diplomatik etkisinin Afrika kıtasında genişlemesinde, bu tür mezunların bir “yumuşak güç taşıyıcısı” rolü üstlendikleri görülmektedir. Türkiye’nin 2002 yılında Afrika’da yalnızca 12 olan büyükelçilik sayısı, 2022 itibarıyla 44’e ulaşmıştır. Öte yandan, Afrika ülkeleri de bu karşılıklı etkileşime kayıtsız kalmamış; 2008 yılında Ankara’da yalnızca 10 olan Afrika ülke büyükelçiliği sayısı, 2022 itibarıyla 38’e yükselmiştir (T.C. Dışişleri Bakanlığı, t.y.). Hem Türkiye hem de Afrika’daki büyükelçiliklerde Türkiye mezunlarının görev aldığı düşünüldüğünde, mezunların rolü daha iyi anlaşılabilecektir. Bu karşılıklı temsil yoğunluğu, yalnızca devletler arası ilişkilerle sınırlı kalmamış; aynı zamanda toplumlar arası bağların ve ekonomik işbirliklerinin de güçlenmesine zemin hazırlamıştır.

Afrikalı........

© Perspektif