İlerlemenin Sonu mu?
ABD uzun zamandır temel bilimler ve teknoloji alanında dünyaya öncülük ediyor olsa da, Başkan Donald Trump yönetiminde bunun devam edip etmeyeceğini kestirmek zor. Amerika’nın Aydınlanma’nın değerlerini reddetmesinin vahim sonuçları olacaktır.
- JOSEPH E. STIGLITZ
- 2 Şubat 2025
Dünya, bundan 35 yıl önce Avrupa komünizminin çöküşüyle birlikte çığır açan bir değişim yaşadı. Francis Fukuyama bu anı, herkesin bildiği gibi “tarihin sonu” olarak adlandırmış, tüm toplumların eninde sonunda liberal demokrasi ve piyasa ekonomilerine yöneleceğini ileri sürmüştü. Bugün, bu tahminin yanlış olduğunu söylemek neredeyse klişe. Belki de içinde bulunduğumuz bu döneme, Donald Trump ve MAGA (Yeniden Büyük Amerika) hareketinin geri döndüğünü hesaba katarak “ilerlemenin sonu” demeliyiz.
Çoğumuz ilerlemeyi verili kabul ediyoruz. Oysa 250 yıl önceki yaşam standartlarının 2.500 yıl öncekinden çok da farklı olmadığını hatırda tutmalıyız. Moderniteyi tarifleyen ortalama yaşam süresindeki, sağlık ve yaşam standartlarındaki muazzam gelişmeler ancak Aydınlanma ve Sanayi Devrimi’nden sonra mümkün oldu.
Aydınlanma düşünürleri, bilimsel deney ve uğraşların insanların doğayı anlamalarını ve yeni, dönüştürücü teknolojiler yaratmasını sağlayabileceğinin, sosyal bilimlerinse toplumun tüm üyeleri için koşulları iyileştirme girişimlerinde iyi bir koordinasyonu mümkün kılabileceğinin ayırdına varmıştı. Bu tür çabalar, hukukun üstünlüğünün mutlakiyetçiliğin yerini almasını, hakikate saygının gericiliğe üstün gelmesini ve insan ilişkilerinde uzmanlığın yükseltilmesini gerektiriyordu. MAGA devriminin en rahatsız edici özelliklerinden biri de bu değerleri açıkça reddetmesidir.
İlerleme sürebilir mi? Tıpkı Sovyetlerin Sputnik’i fırlatmayı başarması gibi, Trump ve takipçilerinin de uzay ve yapay zekâ alanlarında kayda değer teknolojik başarılara imza attığını görebiliriz. Ancak Amerika’nın yeni oligarşisinin sürekli ve geniş çapta paylaşılan ilerlemeleri yönetebileceğini umabilir miyiz gerçekten? Şu anda iktidarda olanlar tamamen zenginlik arayışıyla hareket ediyor. Bu zenginliği de sömürü ve rant arayışı yoluyla elde etme konusunda herhangi bir çekinceleri yok. Piyasa gücünü kullanma ve geniş çaplı manipülasyon ve dezenformasyon yoluyla kişisel çıkarlarını geliştirmek için medya ve teknoloji platformlarından istifade etme konusundaki hünerlerini çoktan ortaya koydular.
Günümüzün Amerikan tarzı yolsuzluğunu geçmişteki yolsuzluklardan farklı kılan büyüklüğünün muazzamlığı ve yüzsüzlüğüdür. Bugünkü durumla kıyaslandığında kahverengi zarfların içine 100 dolarlık banknotlar sıkıştırma fikri kulağa çok tuhaf geliyor. Zira bugün Amerikan oligarkları, bir politikacının........
© Perspektif
