Türkiye: Bölgeler Üstü Güç, Küresel Vizyon
- ADNAN BOYNUKARA
- 3 Mart 2025
Bir çağrı yapılmasa dahi Kürt toplumundaki beklentiler, ülkenin gerçekleri ve zamanın ruhu PKK’nın silah bırakmasının çoktan geciktiğini gösteriyor. Tablo, PKK’nın arkaik bir örgüt haline geldiği ve bundan sonra varlığını ancak marjinal ve jeopolitik pazarlıkların bir unsuru olarak sürdürebileceğini ortaya koyuyor.
Yeni ABD yönetimini değerlendirmek için şu an erken olabilir. Ancak seçim sonrası, başkanlık koltuğuna oturulmasından itibaren gündeme gelen konular, değerlendirmeler dikkate alındığında, oldukça sorunlu bir yönetim anlayışının olduğu kanaati güçleniyor. Sınır tanımayan, kendisine kutsiyet atfeden, hadsiz ve nobran bir yönetim anlayışının dayatılmak istendiği açık. Bunun önümüzdeki dönemde Amerikan demokrasisinin geleneksel kurum ve teamüllerini de İkinci Dünya Savaşı sonrası uluslararası düzenin temel yapı taşlarını da sarsacağı görülüyor.
Dört yıl dünyayı meşgul edecek bu hadsiz yönetim tarzı, ilişkileri güncellemek, çeşitlendirmek ve insanlık vicdanının sesi olmak için bir imkân. Bu, geleceği düşünmek, ilişkilerin nereye evrilebileceğini analiz etmek, ikili ilişkileri tehdit dili üzerinden yürütmeyi tercih eden kaba/nobran anlayışla ne tür bir iletişim kurulabileceğini netleştirmek ve savaş suçlularını koruyan yönetim anlayışıyla olası ilişki düzeyini yeniden biçimlendirmek için bir fırsat. Öte yandan birçok yönden ABD’ye mahkûm olan kimi ülkelerin ekonomik bedel ödemek zorunda kalacağı ve egemenliklerinin tartışılabileceği bu süreç, Türkiye için ciddi olanaklar sağlıyor.
Bölgesel Ortaklıklar
Dünyayı kaosa sürükleme olasılığı yüksek olan ABD’nin mevcut yönetim anlayışına karşı atılacak en önemli adım, bölgesel işbirliklerini canlandırmak ve yeni ortaklıklar geliştirmektir. Bölgesel ilişkiler belirli bir coğrafi bölgedeki devletler arasında ekonomik, siyasi, güvenlik ve kültürel alanlarda kurulan ortaklıkları ifade etmektedir. Türkiye’nin bulunduğu coğrafyanın, bu tarz işbirliklerine önemli avantajalar sağladığı ise açık. Güvenlik risklerinin ülkeleri tehdit ettiği ve ekonominin dalgalandığı bir dönemde, ortak güvenlik çözümleri, bölgesel barış ve ekonomik çıkar odaklı işbirlikleri kıymetli hale gelecek. Özellikle ortak savunma ve güvenlik temalı işbirlikleri çok daha katmanlı imkânların ortaya çıkmasına yardımcı olacak.
Türkiye açısından altı ayrı bölgesel işbirliği ekseninden bahsetmek mümkün. İlki; Ortadoğu, Kafkasya ve Balkan ülkeleriyle farklı bölgesel dinamikler üzerinden geliştirilebilecek işbirlikleri. Burada üç temel eksen görünse de, bu eksenler üzerinden dar ve geniş işbirliği imkânlarının olduğu da açık. İkincisi; ABD’nin güvenlik kaygısı üreterek tahakküm altına alma arzusunu gizleyemediği AB’yle yeni bir pozitif ajanda geliştirmek. Burada iki taraflı kazanımlar temelinde gelişecek bir ilişkinin imkânı var. Üçüncüsü; AB’den ayrılmış İngiltere’yle var olan ilişkileri güncellemek ve derinleştirmek. Dördüncüsü; ABD ile çekişmeye gireceği değerlendirilen Çin ve Rusya’yla yeni işbirliği olanaklarını değerlendirmek. Beşincisi; Batılıların Afrika’yla ilişkilerinin zayıfladığı bu dönemde, eşitler ilişkisi ve kalkınma odaklı ortaklıklar kurmak. Altıncısı ise son zamanlarda enerji kaynaklarıyla gündeme gelen Akdeniz temalı bir işbirliği. Burada, Orta Asya’daki Türk coğrafyasına da değinmek gerekir. Ancak buradaki işbirliğine ilişkin kurulmuş olan mekanizmalar devam ettiği için buna yeni bir başlık olarak değil, geliştirilmesi gereken bir başlık olarak bakmakta yarar var.
İşbirliklerine İlişkin Temel Dinamikler
Bölgesel işbirliklerinin sağlıklı yürüyebilmesi için bazı........
© Perspektif
