Kitap ve Beton
Yaklaşık beş yüz yıl evvel Ağrı Doğubayazıt'ta yaşamış bir bilgenin dikkatini bir şey çeker. Çarşıda nalcı dükkânının önü sürekli kalabalıktır. Dükkâna giren çıkan çokçadır. Nalcı bu gidişattan pek memnundur. Kazancı iyi, geliri halicedir. Hemen karşısındaki sahafa giren çıkan ya bir kişidir, ya iki kişi. Bazı günler sabahtan akşama kadar kitap okumak için sahafa giren hiç kimse yoktur. Sahafçı dükkânın önünde tabure üstünde nalcının yanına gelen çıkanları izler, kitap okumak için gelen birini bekler ama bazı günler o kişi bile sahafa uğramamaktadır. Bu hal, bilgenin de dikkatinden kaçmamıştır. Bir gün yine nalcının önü kalabalıkken ve sahafa uğrayan kimse yokken günümüze kadar gelen ve bugünümüzü de anlatacak şu kederli cümleyi kurar: " Bir memlekette sırtı iltihap tutmuş eşeğin nalı, kitaptan daha çok satılıyorsa, o memleket cehalet gazabına uğramıştır." Der.
Günümüzde durum bundan hiç uzak değil. İlme, bilgiye, kitaba, aydınlığa ilgi gösteren, değer........
© Öğretmen Sitemiz
