Trump ve Zelensky: Emperyalizmin Çatışan Çıkarları ve Ukrayna’nın Geleceği
ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky ile yaptığı son görüşme, yalnızca diplomatik teamülleri çiğnemesiyle değil, aynı zamanda küresel güç dengeleri açısından da önemli bir kırılma anına işaret ediyor. The Atlantic yazarı Tom Nichols’ın değerlendirmelerine göre, Trump’ın Ukrayna’ya yönelik sert tutumu, Rusya ile uzlaşma stratejisinin bir parçası olarak okunmalı. Ancak meselenin özü, yalnızca Trump’ın Putin’le anlaşmaya varma hevesinde değil, ABD emperyalizminin Ukrayna savaşına dair değişen önceliklerinde yatmaktadır.
Bu olay, Washington’daki iktidar blokları arasındaki gerilimi ve çelişkileri gözler önüne seriyor. Bir yanda, Ukrayna’yı askeri ve mali yardımlarla destekleyerek Rusya’nın yayılmacı politikalarına set çekmek isteyen küreselci sermaye kanadı var; diğer yanda ise Amerikan iç pazarına ve doğrudan ekonomik çıkarlara öncelik veren, savaş bütçesinin yükünden kurtulmayı hedefleyen korumacı-milliyetçi kanat bulunuyor. Trump, Ukrayna meselesini yalnızca Putin’le olan ilişkileri bağlamında değil, Amerikan kapitalizminin içinde bulunduğu kriz çerçevesinde ele alıyor.
Ukrayna, 2022’den bu yana Batı’nın doğrudan askeri ve mali desteğiyle ayakta kalıyor. Ancak bu destek, insani bir dayanışma hareketi değil, küresel sermayenin ihtiyaçlarına göre şekillenen stratejik bir hamleydi. Amerikan ve Avrupa silah şirketleri, Ukrayna savaşını devasa bir kâr fırsatına çevirdi. Lockheed Martin, Raytheon gibi dev şirketler, savaşın finansmanında merkezi rol oynadı. Amerikan emperyalizminin klasik karakteristiği olan “savaş ekonomisi”, bu süreçte bir kez daha kendini gösterdi.
Ancak savaşın uzaması ve küresel ekonominin içinde bulunduğu belirsizlik, ABD içinde farklı çıkar gruplarını karşı karşıya getirdi. Trump’ın Ukrayna politikasındaki sert değişim, bu........
© Nokta Haber Yorum
