menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tabağımızdaki gelecek yapay et olabilir

11 3
28.04.2025

Yapay et üretimi, satışı ve tüketimi ülkemizde yasak. Bunu en baştan yazmak istiyorum.

Geçtiğimiz günlerde gündemi oldukça meşgul eden İklim Kanunu geçer ise yapay et yemek zorunda kalacağımızı iddia edenler olunca, hadi şu konuya bir el atayım dedim.

Yeni olana karşı doğal bir refleksimiz var elbette. Zamanında Japon mutfağında çiğ balık tüketmek tuhaf sayılırdı. Avrupa’da domates bile bir dönem zehirli sanılırdı. Patates, toprak altında yetiştiği için özellikle kilise tarafından şeytan yemeği sanılıyordu 16.yy da. Bugünse “olmazsa olmaz” listesindeler. Bu örnekler gösteriyor ki, gıdayla kurduğumuz ilişki sadece damakla değil, zihinle de şekilleniyor.

Yapay et bu açıdan tam bir sınav. Çünkü sadece ne yediğimizle değil, neye inandığımızla da ilgili.

Dünyanın bazı ülkelerinde bu “gelecek yemeği” şimdiden menüye girdi bile. Singapur, ABD ve İsrail, yapay ete resmen onay veren ilk ülkeler oldular. Bizdeyse Tarım ve Orman Bakanlığı, net bir şekilde “Yapay et yasaktır” diyor. Ne üretimine izin var, ne satışına, ne de tüketimine. Bu konuda herhangi bir yasal düzenleme de gündemde değil.

Peki bu yapay et meselesi gerçekten nedir? Ve neden bazıları bu konuyu “yeme içme alışkanlıklarımızı kökünden değiştirecek” kadar önemli buluyor?

Tarihsel sürecine baktığımızda fikir babasının Winston Churchill’e dayandığını görüyoruz. 1931’de........

© Muhalif