Hazanla Başlayan Fas Baharı
Atlas dağları kurak yazdan sonra çetin kışa hazırlanırken Fas 10 yıldan bu yana bir kez daha yeniden karışıyor. Bu hazanla gelen yeni bir bahar dalgası mı? Her şeyin birbirine girdiği, her olayın bir başka olayı tetiklediği, ateşin küllenmediği ve kapandı sanılan yaraların yeniden kanamaya başladığı dünyada bunu anlamak hem kolay, hem zor. Bu yazıda Mağribin, en egzotik ülkesi Fas’ta başlayan gençlik hareketine ve bunları tetikleyen iç sorunlara dikkat çekmek istiyorum. Neden şimdi Fas’ta yeniden bir gençlik, daha doğrusu Z kuşağı isyanı başladı? O vurdumduymaz, duygusuz, değerleri, ilgileri ve beklentileri önceki kuşaklardan çok farklı Z kuşağı şimdi ne ister? Olayların gerisinde ateşi körükleyen gerçekler ne? Fas Türkiye’ye uzak, Avrupa’ya yakın bir köşe. Ama orada çıkan çalı yangını, bu iletişim çağında ve bu “sınır tanımayan” Z kuşağı ile her yere 2011 de olduğundan daha hızlı yayılabilir. Genç demek arayış içinde huzursuz insan demek. Ama bu sürekli ekran karşısında oturanların huzursuz arayışları bambaşka. Amaçsız gibi görünseler bile demek ki başka kuşaklara benzeyen amaçları veya sıradan beklentileri var ki, bir anda haberleşip sokaklara dökülebiliyorlar. Yoksa ulusal istihbarat birimlerinin daima kuşkulandığı gibi birileri tarafından daha kolay mobilize mi ediliyorlar?
Monarşinin Evrimiyle Atlatılan “Birinci Bahar”
Fas Krallığı, Kral Hasan’ın 1999 yılındaki ölümüne kadar mutlak bir monarşi olarak yönetildi. 23Temmuz 1999 da babasının yerine Kral olan ikinci Muhammed, başlangıçta ülkesi için bir yenilik umuduydu. Ama beklentilere cevap veremedi. AB ve Dünya Bankasının Fas’taki bazı altyapı projeleri halkın ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalınca yeni kral 2011 den itibaren bir reform hamlesi başlattı. Reformlarda, asıl Tunus’ta patlayan Arap Baharının verdiği cesaretle halktan gelen taleplerin ve şiddetlenen protestoların etkisi kadar, sınır boylarında bekleyen Polisario tehdidine karşı safları güçlendirme taktiğinin payını aramak gerek. O tarihte yeni kral tarafından atanan anayasa komisyonu, yeni hazırlanan anayasa ile kraliyet yetkilerini kısıtlayarak, Fas’ı meşruti bir monarşi haline dönüştürdü. Ancak dünyanın diğer çağdaş anayasal monarşilerinde olduğu gibi, kral hala sadece devletin başı, ulusal birliğin simgesi değil. Aynı........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Ellen Ginsberg Simon