menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Erdoğan’sız Türkiye’ye doğru…

11 7
21.03.2025

Peki Erdoğan önümüzdeki seçimde cumhurbaşkanı adayı olarak İmamoğlu’nun karşısına çıkabilecek mi? Keşke çıkabilse… Çıkabilse de İmamoğlu’nun karşısında beşinci yenilgisini alıp o şekilde evine gidebilse… Fakat bunu pek mümkün görmüyorum. Neden? Şunun için: Erdoğan, 17 Mart’ta partisinin MYK üyeleri ile kadın ve gençlik kollarına verdiği iftarda seçim tarihini “2028” olarak açıkladı. Bu tarih, bir erken seçim değil, olsa olsa birkaç ay “öne alınmış” seçim olur. Oysa, Erdoğan’ın yeniden aday olabilmesi için erken seçim şart. Çünkü Anayasa 101’e göre cumhurbaşkanı iki dönem için seçilebiliyor. Erdoğan sınırı da aşarak 1 2=3 dönem cumhurbaşkanlığını tamamlamış olacak 2028’de. Aslında geçen dönem de aday olamaması gerekiyordu. Zorlama bir şekilde, ilk dönem halk tarafından seçilse de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde olmadığı için bu seçim, YSK tarafından adaylığında sorun görülmedi.

CHP’NİN KIRMIZI ÇİZGİSİ

Bu arada, CHP Genel Başkanı Özgür Özel çoktan bir tarih vermişti erken seçim için. Özel, Kasım 2025’i işaret etmişti. CHP bu tarihten asla geri adım atmamalı, ödün vermemeli. TBMM’de 3/5 ile karar alınabiliyor ve İktidar mecliste çoğunlukta olsa da muhalefet partilerinin oyunu almadan erken seçim tarihini kararlaştıramıyor. Bu da Erdoğan’ın artık Beştepe’deki serüveninin bitmesi demek. Anayasa çok açık, Erdoğan muhalefetin öngördüğü bir tarihe yaklaşmazsa diskalifiye oluyor. Yukarıda da işaret ettiğim gibi keşke İmamoğlu ve Erdoğan karşı karşıya gelse sandıkta da demokrasimiz sandıktaki değişimle, tek adamın serüveninin tamamlanmasıyla rektifiye olma yoluna girse.

ERDOĞAN İÇİN YOLUN SONU GÖZÜKÜYOR

Erdoğan’ın dördüncü kez aday olmasının kağıt üzerinde bir değil, iki yolu var. 1)TBMM’de 360 ile Anayasa’da değişiklik için referanduma gitmek ve o şekilde cumhurbaşkanlığıyla ilgili değişikliği yapmak. 2) TBMM’de 400 milletvekilinin oyu ile doğrudan anayasada değişiklik yapmak.

İlk maddeyi göze alacağını hiç sanmıyorum iktidarın, çünkü bütün göstergeler, kamuoyu araştırmaları ortada. Referandumu kazanması mucize olur. İktidar o ‘kumarı’ oynamaz. İkinci maddeye gelince… Asıl gözü orada. Orada da, nasıl olacak? Çok zor. Hesabı, 2-2,5 yıl içinde iktidarın bütün gücünü, olanaklarını kullanarak tek tek milletvekilleri üzerinde ‘çalışıp’ 400’ü bir şekilde bulmak ve yeniden ucu açık şekilde aday olmak. Geçen defa “bu son” diye gelene bakın, ne işler peşinde!

Velhasılı, Erdoğan artık oyunun dışına doğru pupa yelken gidiyor… Giderken de “müstakbel........

© Muhalif