Yardımlaşmadan dayanışmaya
Sahip olduğu dil ve kullandığı kavramlar bireysel olarak insanlar kadar toplumların da karakteri hakkında bilgi verir, geleceğine yön verir. Toplumlar da insanlar gibi dilleri ile düşünür, yaşadıkları dünyayı yorumlar.
Toplumsal değişim ile dildeki değişim arasında kuvvetli bir ilişki vardır. Gelişmeye, aydınlanmaya, bilinçlenmeye açık toplumlar geçirdikleri zihinsel evrimin doğal sonucu olarak zamanla karakterleri gereği dillerini de bu değişime paralel olarak yenilerler. Modern, çağdaş toplum olmanın bir gereğidir bu aslında. Gelişime direnen toplumlarsa bin yıllar geçse de binlerce yıl öncesinin kavramları, kelimeleri ile düşünmeye, yaşamaya devam ederler. Binlerce yıl öncesinde yaşadıklarının farkına da varamazlar. Süreç tavuk yumurta misali bir birini besleyen kısır bir döngüye girer.
Verilebilecek sayısız örneklerden biri süregelen toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılmasına yönelik olarak bugüne kadar kullandığımız birçok kelimeyi, ifadeyi terk ediyor, cinsiyet eşitliğini dilden zihinlere doğru sağlamaya çalışıyor olmamızdır elbette. İş adamı, bilim adamı, insanoğlu, erkek sözü vb. ifadeleri kullanmaya devam eden bir toplumun, cinsiyet eşitliği adına bir gelişme kaydetmesi mümkün........
© Muhalif
