Overton Penceresi ve Türkiye’deki Siyasi Uygulamaları
Overton penceresi, hükümet politikalarının kabul edilebilirlik sınırlarını belirleyen fikirleri tanımlayan bir yaklaşımdır. Bu teoriye göre, politikacılar sadece bu kabul edilebilir aralık içinde hareket edebilirler. Overton penceresini harekete geçirmek, pencere dışındaki politikaların savunucularının, halkı pencereyi genişletmeye ikna etmesi anlamına gelir. Mevcut politikaların veya pencere içindeki benzer politikaların savunucuları ise, pencere dışındaki politikaların kabul edilemez olduğunu insanlara inandırmaya da çalışırlar.
Bu ifadeleri daha basitleştirirsek; Overton Penceresi, toplumda hangi fikirlerin kabul edilebilir olduğunu ve bu fikirlerin zamanla nasıl değişebileceğini anlamak için kullanılan bir çerçevedir diyebiliriz.
Türkiye’de bu kavram, ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal alanlarda çeşitli konuların değerlendirilmesinde önemli bir araçtır. Özellikle anayasanın ilk dört maddesinin tartışmaya açılması gibi hassas konular, Overton Penceresi perspektifinden incelenebilir.
Ekonomik Alan
Türkiye’nin ekonomik politikaları, 1980’lerden bu yana serbest piyasa ekonomisine yönelik bir kayış göstermiştir. Bu dönüşüm, Overton Penceresi’nin liberal ekonomik politikalara doğru açıldığını işaret eder. Özelleştirme ve serbest piyasa reformları, ilk etapta eleştirilere maruz kalsa da, zaman içinde geniş çapta benimsenmiştir. Yakın dönemde, yeşil ekonomi ve sürdürülebilirlik gibi konular daha çok ön plana çıkmakta ve desteklenmektedir, bu da pencerenin çevresel sürdürülebilirlik alanında genişlemekte olduğunu göstermektedir.
Sosyal Alan
Toplumsal alanda kadın hakları ve cinsiyet eşitliği konuları giderek daha fazla kabul görüyor. Türkiye’de kadınların işgücüne katılımı,........
© Mir'at Haber
visit website