GERÇEK VE HAYAL ARASINDA SİYASET
Ülkelerin geleceği her zaman, göründüğü veya gösterildiği gibi olmuyor. Özellikle Siyaset, kendi varlığını sürekli hale getirmek için, çoğu zaman gerçekleri açıklamak yerine, beklenilen durumları halka aktarma yolunu seçer.
Gerçeklerin Gizlenmesi:
Olayların gerçek yüzü, işin içinde olan veya aklıyla hareket eden kimselerin gözünden kaçmaz. Fakat, halkın büyük çoğunluğu, siyasi konuları kendi angajmanı olduğu düşünce ve inançlar açısından baktığı için, gerçekleri çoğu zaman tarafsız ve önyargısız şekilde değerlendirmekten uzak kalıyor.
Bu durum, toplumsal grupların “bağnazlığı ve şartlanması” olarak açıklanır. Özellikle doğu ve müslüman toplumlarda görülen bu idrak hali, “ideal’in gerçekleri örtmesi”olarak değerlendirilmeldir.
Böyle bir ortamda, ideal inanç ve düşünce uğruna günlük olaylar, kendi gerçekleri ile değil, bir anlamda “ hayaller” içinde değerlendiğinden, onlara yönelik gerçek bir tenkit veya müdahale, o grupların inanç ve ideallerine karşı çıkmak şeklinde anlaşılır. Bu inanç ve idealleri dillendirenler, samimi olma konusunda da değerli ve itibarlı kabul edilir. Ama, olayları gerçekler doğrultusunda yorumlayanlar ise, hain veya bozguncu olarak görülür. Çünkü, bu tür kişiler halka pembe tablolar çizmediklerinden, oyun bozucu veya herşeyi tenkit eden kişiler olarak kabul edilirler.
Gerçekler, İnsanları........© Mir'at Haber
