menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

MERHAMETTEN MARAZ MI  DOĞAR?

12 1
29.03.2025

Atasözleri “bir toplumun duygu, düşünce, inanç ve kültür yapısını yansıtan öğüt verici özlü sözlerdir”. Bu sözler, uzun yıllar yapılan gözlem ve kazanılan tecrübeler neticesinde elde edilen ve nesilden nesile aktarılarak gelen görüşleri, düşünceleri ve öğütleri ihtiva eder. Dolayısıyla da bu sözlerde hem olumlu hem de olumsuz davranışların yer aldığı ve genelleştirildiği görülür. Nitekim “Ak akçe kara gün içindir” ;“Sakla samanı gelir zamanı” veya “İyilik yap denize at, balık bilmez ise Halk bilir” gibi olumlu davranışları ifade eden atasözlerinin yanında, “ Dayak cennetten çıkmadır”, “Hocanın vurduğu yerde gül biter”, “Eti senin kemiği benim” , “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” gibi olumsuz davranışları ifade eden sözler de bulunmaktadır. Bunlardan biri de “Merhametten maraz doğar” atasözüdür. Merhamet gibi olumlu bir duygu, nasıl oluyor da hastalık, dert ve bela anlamına gelen “maraz”ı doğuruyor, vefasızlığa ve kötülüğe kaynaklık ediyor?

Bilindiği gibi merhamet, “Acıma duygusu, bu duygunun etkisiyle yapılan iyilik, lütuf” olarak tanımlanmaktadır. Allah’ın yaratığı bütün varlıklara olan lütuf ve ihsanlarını da kapsayan bir anlam içeriğine sahiptir. Bu nedenle “rahman ve rahîm” sıfatı, Allah Teâlâ’nın Kur’an’da sıkça zikrettiği sıfatlar arasında yer alır. Bu nedenle merhamet, insanı, beşerîlikten kurtarıp insan olmasını sağlayan önemli bir duygudur. Zira merhamet, insanları, hemcinslerine ve diğer bütün canlılara karşı duyarlı olmaya; yardım etmeye sevk etmekte ve bunlara duygusal destek sunmayı ve onların iyiliği için çaba göstermeyi ifade etmektedir. Dolayısıyla merhamet, acımaktan da öte bir anlam içeriğine sahiptir, acıtmamayı ve incitmemeyi insana hatırlatan; onları sürekli olarak iyiliğe ve doğruluğa yönelten her olumlu tutum ve davranışlara sevk eden bir duyguyu yansıtır.

Bu nedenle merhameti, bir nev’i hastalık olarak görmek, anlamak ve bu anlamı genelleştirmek, fıtrata aykırı olduğu kadar, Kur’an’ın ruhuna da aykırıdır. Dolayısıyla bazı kişilerde, bu duygunun körelmiş olması nedeniyle bütün insanları kapsayacak tarzda “merhametten maraz doğar” denilmesi, ön yargının ve genelleştirmenin bir sonucudur. Böyle bir ifade, insanlardaki merhamet ve şefkat duygularını yok saymak ve onların sosyal çevreleriyle olan ilişkilerini canlı tutmalarını ve sağlıklı intibaklar yap­malarını amaçlayan Kur’an ilkelerine de ters bir tutum ve davranışı ifade etmektedir. Zira Kur’an’da merhamet ile ilgili pek çok ayet bulunmakta ve bu ayetlerde Allah’ın ve Hz. Peygamber’in merhametinden söz edilmektedir. “Rahmetim her şeyi (bütün mahlukatı) kuşatmıştır[1] ayeti buna bir örnektir.

Yemin olsun ki size kendi içinizden öyle bir peygamber geldi ki, sizin küçük bir sıkıntıya düşmeniz bile onu üzer; O size çok düşkündür. Müminler için yüreği şefkat ve merhametle çarpar[2] ayeti ile “Biz seni alemlere ancak rahmet olarak gönderdik[3]ayeti Hz.........

© Mir'at Haber