menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Çocuklar ve camiler: Dengeyi nasıl kuracağız?

11 1
18.03.2025

İslam şehirlerinde camiler her zaman merkezi bir konumda yer almıştır. Çünkü mimari, yaşama göre şekil alır; toplumun değerleri, sosyal hayatı ve ihtiyaçları mimariye yön verir. Geçmişte camiler, ibadetin yanı sıra ilim meclislerinin kurulduğu, insanların bir araya gelip istişare ettiği, toplumsal dayanışmanın sağlandığı merkezlerdi. Şehirlerin merkezinde camiler vardı ve hayat burada akardı. Bugünse Ramazan’dan Ramazan’a hayatımızın merkezinde var olabiliyorlar maalesef.

Camiler sadece namaz kılınan mekânlar değil, aynı zamanda birer eğitim ve sosyalleşme alanıdır. Bu nedenle çocukların camilerle erken yaşta tanışması, onların manevi kimliklerini geliştirmeleri açısından çok kıymetlidir. Son zamanlarda insanlarımızın da bu konuda epey duyarlı olduğunu görmekteyiz. Özellikle Ramazan’da olmamız hasebiyle cami cemaati ve camilerdeki çocuk sayısı arttı. Hatta bazı camilerde çocuklara özel uygulamalara şahit oluyoruz. Bu, mutluluk verici. Zira zamanında cami cemaatinin yanlış tutumları yüzünden bazı çocuklarımızın camiden, namazdan ve dinden soğuduğuna üzülerek şahit oluyorduk. Ancak her konuda olduğu gibi yine bu konuda da itidalli olamadığımızı görüyoruz.

Son günlerde medyaya da yansıyan görüntüler ve cami cemaatinin şikâyetlerinden anlaşılan o ki; çocuklar camiye alışsın diye cami adabına uymayacak hareketlerine göz yumulmakta, hatta bazı yerlerde camiler oyun parkuruna çevrilmekte. Bazı cami görevlileri, kapıya, "Çocuk sesinden rahatsız olan gelmesin" şeklinde notlar asmakta. Elbette çocukların camilere alışması için onlara hoşgörülü yaklaşmak gerekir. Ancak camiler oyun parkı değildir ve bu durumun dengeli bir şekilde ele........

© Milli Gazete